2012 nasıl geçti? 2013 ne getirir?

2012

* Steve Jobs öldükten sonra Apple hikayesi ne kadar devam edecek merakıyla geçti bu yıl.

* “İçerik” kavramının vazgeçilmez olduğuna inanılan bir yıl daha geride kaldı. Ama bu inanca sahip olanlardan çok müşterinin nerede olduğu, ne yaptığı ve ne yapacağı üzerine düşünen ve bunu yakalayan markalar başarılı oldu.

* “Dijital”i sadece mecra olarak görmeyen markalar başarıyı yakaladılar.

* Wieden+Kennedy, CP+B, Droga5,  Serviceplan, Mother  gibi ajansların varlığı, reklamcı olmaya gönül vermiş yeni mezunlar için umut kaynağı olmaya devam etti.

* Sosyal medya bağımlılığı markalara da sıçradı. Sürekli bir şeyler paylaşıp sadece kendilerini anlatan markalar gönüllerde unfollow edildiler.

* Hikaye anlatabilen reklam ajansları başarılı oldular ve kendilerini sadece reklam ajansı olarak tanımlamayı bıraktılar.

* Yüzde 90’a varan indirim yapan e-ticaret siteleri, indirim bağımlısı bir kitle doğmasına sebep oldular.

* Mekan odaklı pazarlama, beklenen patlamayı yapamadı ve Foursquare’in bu tip çıkışlar için doğru mecra olmadığı anlaşıldı.

* Samsung, son hamleleri ile Apple’ı geçebileceğine dair umut verdi. Batmaz denilen birçok marka battı.

* Türkiye’den dünyaya yayılabilecek bir start up yine çıkmadı.

2013

* Sağlık ve kişisel performans takibiyle ilgili mobil uygulamalara olan ilgi giderek artacak.

* Markalar için sadelik ve dürüstlük (simplicity&honesty) bir söylem olarak kalmayıp yeni bir trend halini alacak.

* Satın alınan ürün veya hizmetin kalitesini sürekli sorgulayan markalar kazanmaya devam edecek.

* Dijital reklamcılık şekil değiştirecek, hedefleme kolaylaşacak.

* Twitter daha yaygınlaşacak. Twitter fenomenlerinin psikolojik durumları üzerine bilimsel araştırmalar yapılacak.

* Sosyal medya bağımlılığı üzerine birçok bilimsel araştırma/makale yayınlanacak.

* TV en az 10 yıl daha en önemli mecra olmaya devam edecek.

* Facebook yorgunluğu Türkiye’de de gündem olacak.

* Green Marketing‘de somut faydayı ticarileştirmeden anlatabilen markalar kazanacak.

* Mobil teknolojilerdeki gelişmelerle, artık para harcamak daha da kolaylaşacak.

* Mobil reklamcılık tamamen kimlik değiştirecek; bannerlar, sponsorlu klasik içerikler ortadan kalkacak.

* İnsanlar enformasyon bombardımanında bilgi tembeli haline gelecekler.

* Her tür sunumda Steve Jobs‘tan bahsedilmeye devam edecek.

* Dijitalde, özellikle de web sitesi tarafında tasarımın önemi artacak.

* İnsanlar daha fazla yalnızlaşacak. Dolayısıyla her sosyal medya hesabında ayrı bir yalnızlık damarı beslenmeye devam edecek.

* Türkiye’de, çok iyi ve çok kötü reklamları prime time’da izlemeye devam edeceğiz.

* Türkiye’de diziler bir hashtag üzerinden iletişim kurmak yerine, sosyal pazarlamaya ağırlık verip daha verimli işler çıkaracaklar.

* “Sosyal medya uzmanlığı sertifika programı” sayısı daha da artacak.

* Ekranlara daha bağımlı hale geleceğiz.

* Hız esareti artacak. 

Serdar Ekrem Şirin / THY Reklam Müdürü 

Bu yazı Campaign Türkiye’nin Ocak 2013 sayısında yayınlanmıştır.