artwork

Serhat Karakaya ve Hande Arslan yorumluyor

5 yıl önce

0

Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü Serhat Karakaya ve Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen Hande Arslan, 90. sayımıza özel olarak ayın öne çıkan kampanyalarını yorumladılar.
______________________________________________________________________________

1. Fiat

 

 

 

 

 

 

 

 

Serhat Karakaya – Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü

Şöyle bir soru soracağım: Bu reklamdan Aras Bulut İynemli’yi çıkarın, aklınızda ne kalır? Benim dikkatimi kesinlikle çekmez. Özel renk, jant seçimi gibi yeniliklerin ve ayrıştırıcı özelliklerin isimsiz biri tarafından sunulması kimin dikkatini çeker ki? Bu tarz işlerde ünlü kullanımı belki de bu yüzden önemli. Başarılı bir anlatım ve kurgu da eklenince yeni Egea HB ailesi ve teknik ayrıştırıcı özellikleri akılda kalır olmuş.

Hande Arslan – Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen

Otomobil tasarımları giderek birbirine benziyor. Yolda giden bir modeli diğerinden ayırmak artık pek kolay değil. Otomobil reklamlarında da durum aynı gibi ama Fiat’ın son filminde hem bu dert çözülmüş gibi duruyor. Hem de otomobilin ‘facelift’ gibi duran özellikleri ‘yarış arabası tasarımı’ göndermesiyle gözden hiç kaçmayacak gibi veriliyor. İyi çalışan, mesajını net veren bir film. Bir de şu daha çok ‘branding’ için sol alt, sağ üst vb yerlere logo koyma bug’ımızdan marka ajans elele verip kurtulabilsek…

2. Durex

 

 

 

 

 

 

 

 

Serhat Karakaya – Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü

Onur Haftası özelinde yapılmış, etkileyici bir reklam. Şehvetin dansı olarak adlandırılan tangonun, Durex bakışıyla; sisteme karşı bir duruş sergileyen, kişilikleri heteroseksist yapının dışına sürükleyen ‘Queer’ tarzı ile anlatımı diyebiliriz. Erkek erkeğe ya da kadın kadına yapılan Queer Tango, bize aşk ve tutkunun aslında bedenlerin dışındaki varlığını kabul ettirdiğini bu özel haftada sunuyor.

Hande Arslan – Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen

Durex, artık Türkiye’de de taşın altına elini koyan bir marka. Ürün vaadiyle ilişkilenebilen alanlarda net tavırlar alabiliyor ne mutlu ki. Geçen seneki Onur Haftası içeriğiyle de gönülleri kazanmıştı. Bu sene bu tavrın filme taşınması, güçlü ve yerinde bir hareket olmuş. Aşkın cinsiyeti olmaz filmi dans ve seks göndermesiyle devam ediyor. Bütünlük sağlıyor lansman filmiyle… Ancak prodüksiyon düzeyi olarak insan lansman filmindeki yaklaşımı arıyor. Sosyal konulara, -mış gibi yapmayan bütçeler ayrılsa keşke diyelim…

3. GMag

 

 

 

 

 

 

 

Serhat Karakaya – Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü

Babalar Günü ve Onur Haftası’nı birleştiren bu seride yoğun duygu transferini sanırım herkes hissetmiştir. Bireylerin kimliklerini kabul ettirmede ve özgürce yaşamalarında ailelerin, özellikle babaların desteğinin ne kadar önemli olduğunu görüyoruz röportajlarda. Devrim Başaran’ın sözü sanırım durumu özetliyor: “Çok büyük bir hak mücadelesi, kanın olan birinin desteği seninle.” Bu duygusal yoğunluğun elbette ki en iyi sözcüsü GMag olacaktı. Tebrik ediyorum.

Hande Arslan – Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen

GMag’in geniş kitleler tarafından tanınmasını sağlayan, tam zamanında, babalar günü’nde tam dozunda tasarlanmış bir kampanya. LGBT bir evlat ve babası… En çok karşı karşıya kalınan dilemma olması içgörüsünden hareketle son derece sorumlu bir yayıncı yaklaşımı. Yayıncılık bizde hep biraz dertlidir. Galiba yayıncılar reklamcılar kadar bu işi bildiklerine inanırlar ama maalesef bilmezler. O yüzden yayıncıların reklam kampanyaları bana hep ana haber fragmanı gibi gelir ama GMag, tam bir marka gibi davranmayı başarmış. Dünyada belgesel reklamcılığıyla çok iyi işler yapılırken filmlerin ‘belgesel dili’ o tarafa da selam çakmış.

4. Joker

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Serhat Karakaya – Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü

Baba-oğul iki zıt karakter görüyoruz. Ataerkil aile yapısı gereği duygularını çocuklarına gösteremeyen bir baba ile mutfakta eşine yardım eden, babasına çay getiren, bundan duygusal bir karşılık bekleyen bir oğul… Babalar Günü özelinde kendinden en çok bahsettiren reklam Joker’inki oldu. Çoğumuzun gözleri nemlendi, kendinden bir parça buldu. Reklamı başarılı kılan en özel şey samimiyet, doğruluk ve duygu. Bu üçlü, bu reklamda kendisini fazlasıyla belli ediyor. 

Hande Arslan – Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen

‘Ama babalar bazen böyledir işte. Sevdiğini pek gösteremez.’ Filmin sırtını yasladığı çok doğru bir Türk babası içgörüsü. Hikaye, bize kendi hayatımıza yansıtmalar yapacak kadar uzun süre veriyor. 2 dakika kadar uzun bir süre ancak bu uzun süre ve iyi içgörü, markanın filmdeki varlığına pek dokunmuyor gibi. Herhangi bir bebek telsizi markası ya da bir bebek mağazası filmi olmaktan çok da ileri gidemiyor. Bebek kategorisi biraz acımasız ve çok markalı. Hem çok iyi duygusal içgörü istiyor hem de anında iletişimini yaptığınız markaya yazması gerekiyor. Joker’de ikinci taraf eksik kalmış.

5. Allianz

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Serhat Karakaya – Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü

Sanırım kontra reklamlar bana pek samimi gelmiyor. Bu durum, o markaya aidiyetimi ve hislerimi sorgulatıyor. Peki bu ticari olarak markayla ilişkimi etkiliyor mu? Hayır. Sanırım seçimlerimde başka kriterleri göz önünde bulunduruyorum. Dramatik başlayıp mutlu son ile biten bu reklamda mesaj filmin ikinci yarısında net bir şekilde verilmiş. Dramatik başlangıç ile merak uyandırılarak mesaj bölümüne kadar reklamın seyri garanti altına alınmış. Pek bana hitap etmese de başarılı bir kurgu.

Hande Arslan – Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen

Dramatik sigorta filmlerinin çok çalışmadığını biliyoruz. Ama aşırı eğlenceli sigorta filmlerinin de sigortalanmayı akla getirmediğini biliyoruz. Bu film ters köşesiyle ‘sigorta filmi’ formülünü çözmüş durumda. Eğitim sigortasının hedef kitlesi çok geniş midir bilmem ama değilse de Allianz sigorta alanında her şey bizden sorulur hissini de verdi bana.

6. SOCAR Türkiye

 

 

 

 

 

 

Serhat Karakaya – Getir & BiTaksi Kurumsal İletişim Direktörü

İki ülke birlikteliğinin güce güç katacağının altı çizilen bu reklamda “Hedefimiz yerli üretimi artırmak, dışa bağımlılığı azaltmak” sloganı aslında kafamı karıştırmadı değil. Socar sonuçta bir Azerbaycan firması. Türkiye’deki faaliyetlerine de 7 yıl önce Petkim’i satın almasıyla başladı. Reklamda sorulan “Peki dışarıdan ne alıyoruz?” sorusu, verilen cevaplar, tüm bu karmaşa… Filmi kafamda bir türlü oturtamama ve “Bu film neye hizmet ediyor, amacı ne?” sorularını sormama neden oluyor.

Hande Arslan – Über Ajans Kurucusu & Kıdemli Yaratıcı Yönetmen

Socar filmlerinin adı konmamış bir guideline’ı var gibi. Belki de adı konmuştur. Gövde gösterisi, büyüklük hissi, gururlanma, sahiplenme ve hepsinin seçim kampanyası duygusu taşıması. Bu filmde hepsi var. Öte yandan bu ortak formül, bir süre sonra bütün Socar filmlerini tek bir film sanmamıza neden olabilir. Bu filmin özelinde ise gündemi yakalayan ‘her şeyi dışardan alıyoruz’ söylemlerine dönük, iyi işlenmiş bir yazarlık hüneri de var tabii ki.