Hikayelerin gücü

ABD’de dünyanın ilk reklam ajansını kuran Volney B.Palmer, reklamcıları “tanıdığınız herkesin üstünde hikaye anlatma gücüne sahip kişiler” olarak tanımlamıştı. Palmer’ın bu sözleri günümüzde de geçerliliğini koruyor. Reklam ne ölçüde hikayeyi anlatabilir diye sorgulayabilirsiniz. Başarılı reklamlar iyi hikayelerden kesitler vererek duyguları yakalayabiliyor. Teknolojinin gelişmesiyle reklamların insanlara ulaştığı platformlar da önemli ölçüde değişiyor. Ancak hepimiz hikayeden iyi kesitler veren, ilgili ve anlamlı reklamlar görmek istiyoruz.

Ne kadar kısa olursa olsun reklamların ne denli etkili ve ilgi çekici olabileceğine çok iyi bir örnek: Instagram Hikayeler (Stories)… Hikayeler etkinliklerden tatillere, yenilen güzel yemeklerden, desteklenen sosyal amaçlara kadar pek çok anıyı paylaşmak için kullanılıyor. Yaptığımız araştırmalar çoğu kullanıcının aile ve arkadaşlarıyla olan iletişimlerinin iyileştiğini gösteriyor. Kaydedilmediği sürece 24 saat içinde silinen içeriklerin kullanıcıları orijinal içerikler oluşturmaya teşvik ettiği görülüyor. Her üç kişiden biri ise Hikayeler’de gördükleri ürün ve markalarla daha fazla ilgilendiklerini iletiyor.

İnsanların bu yeni formata olağanüstü hızla adapte olması, markalar için de büyük fırsatlar sunuyor. Hikayeler içerikleri keşfetmek için kullanılıyor. Bugün Instagram’da en çok görüntülenen hikayelerin üçte biri, bir markaya ait. Zira Hikayeler, markaların, insanların deneyimlerinin organik bir parçası haline gelmesine olanak tanıyor. Markaların müşterilerine bu tarz deneyimler sunabilmesinin en temel yollarından biri marka ve müşteri hikayelerinin iç içe olması. Pazarlama uzmanları için zaman “tüketici hikayelerine dahil olma” zamanı.

Derya Matraş
Facebook Türkiye Ülke Direktörü

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 81. sayısında yayımlandı.