‘Global Köy’ün içerisinde duyguya dokunabilmek

6 yıl önce

“Norveç’in Svalbard köyü ile Ankara’nın Altınköy ilçesini birbirine bağlayan nedir?” sorusuna, bundan 20-30 yıl önce pek de gerçekçi yanıtlar veremezken, bugün hepimizin aklına her iki köydeki sosyal medya kullanıcıları geliveriyor.

Zaman ve mekan arasındaki uzaklığı sıfıra indiren bu muazzam yakınlaşma, her ne kadar insanı büyülese de internetin adeta bir metro ağı gibi dünyanın tüm köylerini birbirine bağlayıp bütünleştirmesinin ve bildiğimiz tüm kavramları yeniden inşa etmeye zorlamasının sonuçlarını tüm iletişimciler birlikte yaşıyoruz.

Kanadalı iletişimci Marshall McLuhan’ın iletişim araçlarının modernleşmesiyle birlikte dünyanın küresel bir köye dönüştüğü fikri, bir zamanlar bize ütopya gibi görünse de bugün hepimizin yaşadığı koşullarda bunun gerçeğin ta kendisi olduğunu ve yaşam alanlarımızdaki etkilerini görüyoruz.

Globalin küçülmesi ile birlikte yerelleşme stratejileri yerini tek bir global stratejinin benimsenmesine bırakınca tüm dünyada aslında konuşulan tek bir ortak dil olduğunu da görüyoruz. Peki, aynı dilin konuşulduğu, bireyin giderek evrensel dinamiklere daha da yakınlaştığı bu çağda yerel pazarlarda uygulanabilecek stratejileri nasıl belirleyeceğiz? Aynı dilin konuşulduğu bu ortamda, içinde bulunduğumuz topluma özel durumları nasıl koruyabileceğiz? Elimizdeki en önemli değerlerden biri yazılı basın.

Her ülkenin kendi dinamiklerini ve gündemini yakalayan yazılı basın her ne kadar ‘gözde çocuk’ unvanını dijitale kaptırıyor gibi görünse de hala çok önemli. Marc Zuckerberg’in Cambridge Analytica skandalının ardından İngiliz gazetelerine ilan vererek, özürlerini dile getirmesi belki de bugün yazılı basının hala ne kadar önem taşıdığına küçük bir örnek. Parçası olduğumuz popüler kültür bizi globale biraz daha yakınlaştırsa da burada bizleri biz yapan kültürel ögeleri de göz ardı etmemek bir diğer gücümüz. Hızlı bir tüketimin yaşandığı günümüzde hala değerini koruyan güzellikler; belki bir el yazısıyla edilmiş iki kelamın, belki unuttuğumuz bir bayram mendilinin vasıtasıyla bizimle buluşuyor! Ve McLuhan’ın ‘Global Köyü’nde tam da ‘öz’e gelip dokunuyor.