artwork

Gençler nasıl gelişsin?

6 ay önce

0

En az 20 yıldır teknolojisi hazır olan, ama “işler mi, işlemez mi” diye mesafeli durduğumuz uzaktan çalışma modeli, pandemiyle birlikte, özellikle bazı iş kollarında, hayatımızın gerçeği haline geliverdi. Bu iş kollarından biri de, malumunuz, ajans dünyası oldu. Başlangıçta mecburiyetten, sonrasında hoşumuza gittiğinden, çoğumuz kısmen, bazılarımız tamamen, uzaktan çalışmayı benimsedik. Ama bunun bir maliyeti var ve en büyük zararı da, mesleğe yeni başlayan gençler görüyor – kendileri her zaman farkında olmasa da. Genç reklamcılar için kişisel ve mesleki gelişimin temel taşları olan mentorluk, yaratıcı işbirliği ve deneyim kazanma, uzaktan çalışma nedeniyle giderek zayıflıyor.

Bir ajans çalışanının kişisel ve mesleki gelişimi, kendilerinden daha deneyimli olanların rehberliğini gerektirir. Ancak uzaktan çalışma, bu tür mentorluk fırsatlarını sınırlıyor. Genç çalışanlar, fiziksel olarak ofiste bulunmadıkları için deneyimli meslektaşlarını iş başında gözlemleme ve onlardan öğrenme şansını kaçırıyorlar.

İkinci bir sorun, yaratıcı işbirliğinin azalması. Reklam ajanslarında projeler genellikle ekip çalışması gerektirir. Ancak uzaktan çalışma, bu işbirliği ve beyin fırtınası süre.lerini zorlaştırıyor. Sanal toplantılar ve iletişim araçları, yüz yüze etkileşimin yerini tutamıyor. Bu yalnızca gençlerin gelişimi ile ilgili bir sorun da değil. Ajans açısından bakıldığında da, ekiplerin toplam çıktıları 2+2=5 şeklinde gerçekleşmiyor. Artık, ekip üyelerinin bireysel becerilerinin toplamıyla sınırlı hale geliyoruz. Ajans kültürünün sağladığı çarpan etkisi giderek zayıflıyor.

İşe alım görüşmelerinde genç adayların ilk sorduğu soru, “ofise gelmek gerekiyor mu, gerekiyorsa haftada kaç gün?” oluyor. Belli ki uzaktan çalışmanın esnekliğini hepimiz sevdik. Ama getirdikleri kadar götürdükleri de olduğunu fark etmemiz ve telafi edici mekanizmalar kurgulamamız gerekiyor. Aksi halde işin verimi de zevki de azalıyor.

Gökhan Kavasoğlu

PİD Üyesi

 

Bu içerik ilk olarak Campaign Türkiye’nin 135. sayısında yayımlandı.