Gezegenimiz ve insanlık büyük bir tehlikeyle karşı karşıya. Bilimsel araştırmaların açıkça ortaya koyduğu küresel ısınma, etkilerini her geçen yıl daha belirgin bir şekilde gördüğümüz, yaşadığımız bir gerçek. Dünyanın dört bir yanında yaşanan orman yangınları, seller, fırtınalar, kuraklık ve daha nice afet, bu gerçeğin altını çiziyor.
İletişimin temelinde gerçekler var
Önden bu tabloyu, kısaca ve mümkün olduğunca tüm açıklığıyla ortaya koymak istedim. Zira bir iletişimci olarak, “greenwashing” yani “yeşil aklama” ile mücadelenin temelinde bu gerçeklerin anlatılması olduğuna inanıyorum. İletişim teknolojilerinde yaşanan gelişmeler sayesinde günümüzde hiçbir şeyin gizli kalmasının mümkün olmadığını ve özellikle Z jenerasyonunun iletişimde samimiyete verdiği önemin ne derece yüksek olduğunu da hatırlatmak, markaların “yeşil aklama” hatasına düşmesini engelleyecektir. Bütün bunların yanında araştırmalar gösteriyor ki; sürdürülebilirliği, kurumsal gayesi (purpose) haline getirmek ve bu yönde yatırımlar yapıp adımlar atmak, şirketlerin daha çok kazanmasını sağlıyor ve kârlılığını artırıyor. Bu noktada sürdürülebilirliğin markalar tarafından, çevresel olduğu kadar sosyal ve ekonomik yönleriyle de ele alındığını hatırlatmak isterim.
İletişim sektörünün profesyonelleri olarak bizlerin, omuzlarında bugün büyük bir sorumluluk bulunuyor. Burada özetlediğim gerçekleri ve çok daha fazlasını hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunları, her gün daha fazla şirketin, markanın karar verme noktasındaki yetkililerine anlatarak her gün daha fazlasını sürdürülebilirliğe yatırım yapmaya ikna edebiliriz. İletişimin gücüyle, insanlık ve gezegenimiz için daha güzel bir geleceğe giden yolu bizler aydınlatabiliriz.
Yeşil aklamanın maliyeti tahmin edebileceğinizden daha pahalı
Sözlerimi, Effect BCW olarak bu konuda ne kadar şanslı olduğumuzu belirterek ve iş ortaklarımıza teşekkür ederek tamamlamak istiyorum. Şanlıyız çünkü danışmanlığını yaptığımız birçok marka, bu konuda çok geniş bir vizyonla bizlerin önünü açıyor ve sürdürülebilirlik konusunda daha fazlasını yapmak için bizleri cesaretlendiriyor. İş ortaklarımızın geriye kalanları da bu konudaki deneyim ve birikimimize güvenerek önerdiğimiz projeleri hayata geçiriyor. İnanıyorum ki “yeşil aklama” için yapılan harcamaların sürdürülebilirlik için yapılan yatırımlardan çok daha pahalı olduğunu anlatabildiğimiz sürece bu yolda başarıyla ilerlemeye devam edeceğiz. Tüm iletişimci arkadaşlarıma bunu öneriyor ve yılmadan yorulmadan anlatmaya devam diyorum. Çocuklarımıza bırakacağımız dünyayı, bu çalışmalarımızın sonuçları şekillendirecek.
Effect BCW CEO’su
Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 121. sayısında yayımlanmıştır.