artwork

Sürdürülebilirliğin Türkiye’deki algısı

1 yıl önce

0

Araştırma şirketi Twentify, ocak ayında sürdürülebilirlik kavramının Türk halkı tarafından nasıl algılandığını ortaya koyan bir araştırma gerçekleştirdi.

Günümüzde ekolojik açıdan kaygılara bakıldığında ilk akla gelen iklim değişikliği. Bounty mobil uygulamasını üzerinden ve temsili 1.250 kişiyle gerçekleştirilen araştırmada da insanlar, çoğunlukla bu konuda kaygılı olduklarını belirtti. İklim değişikliğiyle ilgili yoğun endişe yaratan konuların başında açlık ve yetersiz beslenme geliyor (%38). Ormanların yok olması, iklim değişikliğinin hem sonucunu hem de sebebi olarak düşünülüyor (%35). Toprak ve su kullanımından doğan çevresel zararlar ise üçüncü sırada yer alıyor (%31).

Her 10 kişiden 4’ü iklimsel değişikliklerde kişisel payı olduğunu düşünüyor ve Türkiye’de iklim değişikliği için yeterince önlem alınmadığı görüşündeler. Tüketim davranışlarını değiştirmeye de hazırlar ancak bu tüketim alışkanlıkları açısından kendilerini sorumlu hissetseler de kendi alacakları önlemlerden çok firmaların alacağı önlemlerin daha etkili olacağını düşünüyorlar. Bu durum da onlardan daha etkin sürdürülebilirlik faaliyetleri beklediklerini gösteriyor.

Ürün veya hizmetlerin doğaya saygılı olmasının, doğal olarak marka seçimlerinde en etkili unsurlardan biri olduğunu söylenebilir ancak ürünlerin tasarımında çok fiyatları tereddüt oluşturuyor. Bir ürünün çevre dostu olduğu için daha pahalı olması onlar için kabul edilebilir değil. Bu anlamda firmalardan beklentileri de sürdürülebilir ürünleri hesaplı olarak piyasaya sunmaları oluyor. 

Araştırmada çevreye en zararlı olduğu düşünülen sektörün, kozmetik ve kişisel bakım olduğu saptandı. Bu kategorileri takiben ise ev temizlik ürünleri, paketli atıştırmalıklar, elektronik ürünler ve ev yapım malzemeleri geliyor. Çevreye en az zararlı olan sektörler ise taze gıda, kırmızı / beyaz et ve giyim olarak sıralanıyor. Yalnız bu konuda tüketici görüşleri ve teknik analizler arasında önemli farklar bulunuyor.

272 marka ve 9 kategorinin bulunduğu araştırmada öne çıkan sonuçlar şöyle:

  • Araştırmaya katılanların %63’ü, Yapı ve dekorasyon kategorisinin çevre ve topluma duyarlı olmadığını düşünüyor.
  •  Paketli süt ve süt ürünleri, çevre ve topluma duyarlılık konusunda %48 ile en az olumsuz düşünülen kategori.
  • Kozmetik ve kişisel bakım kategorisi ise katılımcıların %58’i tarafından çevre ve topluma duyarlı bulunmuyor.
  • Elektrikli ev eşyaları kategorisi, duyarlı algılanmıyor (%53) fakat bu kategoride bazı markaların daha önde olduğu ve daha iyi algılandığı saptandı.
  • Yaptıkları çalışmalardan dolayı temizlik ürünleri kategorisinde bazı markalar bu konuda daha iyi bir algıya sahip de olsa katılımcıların %52’si, kategorinin genel olarak çevre ve topluma duyarlı olmadığı fikrinde.
  • Son olarak giyim kategorisinde ise sürdürülebilirlik konusunu iletişimlerine taşıyan markalar diğerlerine göre daha olumlu bir algıya sahip. Yine de katılımcıların %51’i, kategorideki herhangi bir markayı duyarlı bulmadıklarını belirtiyor.

Kaynak: Twentify

Senin için
Tümünü göster
Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi Başkanı Burak Dağlıoğlu: “Türkiye bölgesel bir üs…

T.C. Cumhurbaşkanlığı Yatırım Ofisi, Türkiye’nin sunduğu yatırım fırsatlarını küresel iş...