artwork

Nöroçeşitliliğim süper güç değil

1 yıl önce

0

Reklam dünyasında yaratıcı tarafta çalışan ve ismini vermek istemeyen bir yazar, nöroçeşitlilikle mücadelesini paylaşıyor.

Nöroçeşitliliğim süper güç değil ancak öyle olmasını dilerdim. Her Nöroçeşitlilik Kutlama Haftası’nda ortaya çıkan blogları okurken, öğrenme güçlüğümün benim için süper güç sayılması yerine neden daha çok kriptonit* olduğunu merak ediyorum.

Sevdiğim işi yapmanın bir ayrıcalık olduğunu düşünüyorum ancak günlük karşılaştığım engeller bunaltıcı. Yaratıcı bir stüdyonun şamatasıyla başlayalım; reklam dünyasının canlılığı olarak görürüz, çalışmayı çekici kılar ancak birkaç dakika içinde dikkatiniz dağıldığı için konsantrasyon sıkıntı yaratır. En iyi çalışmanızı sunabilmeniz için tehlikeli bir yer haline gelir. Etrafınıza bakın, ofisinizde kolayca erişilebilen sessiz alanlar var mı? Yoksa ajansınızın havasını dağıtmak için gün boyu uğuldayan, özenle seçilmiş bir film müziği mi var?

Kısa bir brief okumak gibi basit bir girişim de dahil olmak üzere, belirli görevler çok daha zaman aldığında uzun saatler çalışmak, kültürümüzde zaten var. Sektörümüzün uzun çalışma saatleriyle ilgili sorununu hepimiz biliyoruz ancak bazılarımız için ortalama gün oldukça uzun. Bunu gündeme getirebileceğimi biliyorum ama okul yıllarım boyunca bana acı veren “yavaş” etiketlenme korkusu, tüm gece çalışanların yanına ekleneceğim anlamına geliyor. Koyu halkaları maskelemek için pahalı göz kremi ipuçlarına ihtiyacınız varsa, hepsini denedim.

Şu anki ekibimle henüz konuşmamış olsam da, belki de hepsi biliyordur. Kaptan Amerika’nın kalkanını taşıdığı gibi, burada Pantone rehberini taşıyan başka birini görmüyorum. Belki de hepsi mavi ve yeşilin buluştuğu, pembenin bitip kırmızının başladığı yeri nasıl ifade edeceklerini biliyorlar. Belki eski meslektaşları da biliyordur. Herkes için icat ettiğim o vahşi takma adlar, genellikle yanlış bir şey okuyarak veya bir ismin içindeki bir kelimeyi, genellikle kazara tersten okuyarak ortaya çıktı. Yine de aynı meslektaşlar, iyi konuşan biri olarak görülen birinin neden gerçekten temel kelimelerle mücadele ettiğini de merak etmişlerdir.

Tüm benliğimizi işe koymaktan bahsetmeyi seviyoruz ve geçtiğimiz iki yıl kesinlikle bize bunu yapma şansı verdi. Evden çalışmanın harika bir şekilde özgürleştirici olduğunu inkar edemem, tamamen bana ve zihnime uygun bir alan… Meslektaşlarım, pandemi boyunca ürettiğim çalışmanın bugüne kadarki en iyi çalışmam olduğunu söyledi.

Ofisler yeniden açıldıkça, yeni hibrit çalışma biçimine umutsuzca tutunuyorum. Herkese uymadığını biliyorum ama sonunda benimki gibi daha fazla nöroçeşitliliğe sahip zihnin gelişmesine olanak tanıyabilir. Nöroçeşitliliği kutlarken (ki kesinlikle yapmalıyız) henüz süper güçlerine sahip olmayanlar için yer açalım. Pandemi sonrası stüdyoya dönüş, çalışma ortamlarımız hakkında yeniden düşünmek ve bunların gerçekten ne kadar kapsayıcı olduğunu (tüm yaratıcılar için) düşünmek için ideal bir fırsat sunuyor.

*: Normal şartlar altında daha güçlü olan için tehdit oluşturan şey.

Anonim

Kaynak: Campaign UK

 

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 129. sayısında yayımlanmıştır.