Ekonomist ve Yazar Dr. Mahfi Eğilmez, “Belirsizlik Döneminde Değişen Tüketici Beklentileri & Yönümüzü Bulmak” etkinliğinde

Ekonomist ve Yazar Dr. Mahfi Eğilmez, oturumda global ekonominin geldiği son durumu ve seçim gündemiyle birlikte göz önüne alarak depremin ekonomideki olası yansımalarını değerlendirdi.

Dr. Mahfi Eğilmez‘in konuşmasından öne çıkanlar şöyle oldu:

“Sanayi üretim ve tüketimimiz iyi durumda. Tüketim canlı, talep canlı, sanayide fena gitmiyor. Konut satışında da yine artış var (deprem öncesi). Bütün bunların nedeni enflasyon; insanlar para tutmak istemiyor. Faizi bu kadar düşük tespit ederseniz, orada para tutan insanlar sürekli kaybediyor demektir. Borsaya, otomobil satışına, konut alışverişine olan ilginin sebebi bu.”

“Enflasyon yükseliyor, merkez bankasının faizi düşüreceğini bekliyoruz ve ona göre tavır alıyoruz. Doğru da çıkıyor. Normal koşullarda olması gerekenin tam tersi oluyor Türkiye’de.

Büyük ölçüde tekstil ürünleri satıyoruz ve adamın durumu kötüye gittiğinde ilk vazgeçecekleri bunlar ancak biz petrol, doğal gaz, bunlardan vazgeçemeyiz.”

“Ekonominin %50’si beklentidir; eğer geleceğe dair beklentiler iyiyse hepimizin tavrı değişir.”

“Türkiye, tarihinin en ağır ekonomik krizi içinde. Bu devrettiğimiz tablo, ben bundan daha büyük bir enkaz görmedim. Daha henüz tam anlamadık ama bu ortaya çıkacak. 450 milyar dolar dış borcumuz var, en kolayı o.
Peki bu kriz gün yüzüne çıkıyor da biz niye görmüyoruz? Türkiye’nin yastık altı rezervi var. 5,000 ton altını var.”

“Peki ne yapmak lazım? Hukukun üstünlüğü bir numaralı sorunumuz. Doğru adımları atmaya başladığımız anda para sorunları çözülür ama hukuku oturtamazsak; yatırımcı, yatırımının korunacağını hissetmezse o yatırımı yapmaz.
2.’si, liyakatsiz kadroları temizlemek lazım.”