artwork

Ajansların göz ardı ettiği büyük çoğunluk

12 yıl önce

0

Önemli bir hipotez olarak Türkiye’de reklamcılık, halkla ilişkiler ve diğer butik iletişim, organizasyon ve dijital medya ajansları tarafından ihmal edilen bir ile 49 kişi arası çalışanı olan en az 3.205.929 mikro ve küçük ölçekli şirketi olduğuna inanıyorum. 2009 TUİK rakamlarına göre bu sayı Türk özel sektörünün yüzde 99,4’ünü temsil ediyor.

Geriye kalan 16.204 orta (50-249 çalışanı olan) ve 3.329 büyük (250+ çalışanı olan) özel sektör şirketi varmış. Elbette tüm ajanslar buzdağının ucunda olan bu yüzde 0,6’lık payı temsil eden en itibarlı şirketleri müşteri portföylerine katmak istiyor. Türkiye Reklam Konseyi tarafından telaffuz edilen 2010 istatistiklerine göre yaklaşık 1.000 ajans toplam 20.000 adet reklamverene hizmet etmiş. Halkla İlişkiler şirket sayısını da ajans sayısının yüzde 20’si olarak tahmin etmek mümkün. İletişim, organizasyon ve dijital ajanslar şu an daha çok proje bazlı çalışmalar yaptığı için istatistiksel olarak bahsetmek bu aşamada pek anlamlı değil.

Hipotezimi biraz tersinden ispatlamış olsam da, rakamlar nispeten varsayımlarımı destekliyor: Türkiye’nin mevcut yaratıcı sektörü orta ve büyük firmalara yoğunlaşıyor. İtibar yönetiminin yanı sıra, bu firmalarda yönetilmesi gereken birden fazla marka var. Bu firmalarda ajansların muhatap alabileceği bilgili marka sorumluları var. Bu firmalarda satış, pazarlama ve reklam için net bir bütçe var.

Hızlı büyüme kapasitesi

Diğer yandan start-up’lar dâhil bu mikro ve küçük şirketler aslında en hızlı ve fazla büyüme potansiyeline sahip kuruluşlardır. Hepsinin itibar yönetimi, satış, pazarlama ve reklam alanlarında çok önemli, karşılanmayan temel ihtiyaçları var. Ayrıca, kendi ekiplerinde de bu konuları verimli şekilde ele alabilecek deneyimli veya bilgili eleman olmaması oldukça doğal. Bu durumu analiz ettiğimizde yaratıcı sektör için bir hazine dolusu fırsat var. Tek gereksinim ise bu mikro ve küçük ölçekli şirketlerine verimli hizmet paketi sunabilmek. Yaratıcı sektörde yeni girişimciler bu fırsata odaklanabilir veya mevcut ajanslar şirket içi girişimciliği teşvik ederek yenilikçi yaklaşımları geliştirebilir.

İhtiyaçları farklı

Kesin olan tek bir gerçek var: Mikro ve küçük şirketlerinin hizmet ihtiyaçları ve müşteri olarak ilişki yönetim süreçleri orta ve büyük ölçekli şirketlerden farklı. Bu hedef kitleye verilen hizmetlerin faydalı olması ve diğer yandan hizmet veren ajansların verimli ve kârlı olması için dikkat edilmesi gereken temel konular aşağıdaki gibidir:

 

  •  Üst Düzey Yönetici Eğitimi: Start-up, mikro ve küçük ölçekli şirketlerde pazarlama görevlerine odaklı yetkili ve/veya deneyimli kişi olmayabilir ve ajanslar üst düzey yöneticilere pazarlama araçları ve faydaları hakkında yönlendirici eğitimler verebilir.
  • Pazarlama Strateji Danışmanlığı: Müşteri eğitiminin yanı sıra, ajansların anlamlı bir pazarlama brifingi elde edebilmeleri için kendileri daha kapsamlı bir pazar analiz çalışması yapmaları ve bu vesile ile müşterilerinin öncelliklerini belirlemelerinde yardımcı olmaları gerekebilir.
  • Sunum Hazırlıkları ve Satış Ekibi Eğitimi:  Özellikle teknik uzmanlar tarafından yönetilen şirketlerin iş geliştirme süreçlerinde kullanılan pazarlama malzemelerinin hazırlanması ve bu süreçten sorumlu kişilerinin sunum becerileri hakkında eğitimler önemli olabilir.
  • Satış/Pazarlama  Ekibinin Kurulum Desteği
  • Dijital Ve Sosyal Medya İçerik Metin Yazarlığı ve Güncelleme Outsourcing

Bu alanlarda metodoloji, iyi uygulamalar ve standart hizmet paketleri geliştirebilen ajanslar destek verdiği start-up, mikro ve küçük ölçekli şirketlerinin hızlı büyüme sürecinde “catalyst” olacaktır. Bu şirketler büyüdükçe yandaş olarak yer alan ajanslar da hem yaratıcı sektörün büyümesine ön ayak olacak hem de müşterisinin başarısından nemalanacaktır.

Didem Altop
Endeavor Türkiye Genel Sekreteri

[arrowlist]

  • Bu yazı Campaign Türkiye’nin Mart sayısında yayınlanmıştır.

[/arrowlist]