Açıkhavada dijital ünitelere yatırım artıyor

Samsung olarak açıkhava (outdoor) mecraların, 360 derece medya planlaması içinde etki ve devamlılık anlamında önemli bir role sahip olduğunu düşünüyoruz. Çünkü açıkhava kampanyaları bir yandan lokasyon bazlı iletişim imkanı sağlarken, diğer yandan da bizlere daha hedefe yönelen işler ve özel projeler yapmaya elverişli bir ekosistem sunuyor.

Teknolojinin hayatımızın her alanına giriyor olması ve gün geçtikçe daha da dijitalleşen bir dünyada olmamıza rağmen, geleneksel medya kanallarının Türkiye’de önemli bir yere sahip olduğunu da çok iyi biliyoruz.

Ek olarak açıkhava ünitelerinin her geçen gün dijital ünitelere dönüşmesi; dijitalleşen dünya trendini yakalamasının da bir yansıması. Bu gelişimle beraber, bizim gibi reklamverenlerin dijital ünitelere olan yatırımı da artıyor. Ayrıca açıkhava mecralarındaki senkronizasyon; programatik, artırılmış gerçeklik (AI) gibi araçları da kampanya kurgularımıza dahil ederek, kampanya etkimizi daha da artırabiliyoruz.

Yeni konumlanan dijital açıkhava ünitelerinde de artık dünya trendini takip eden yeni formatlar deneniyor. Her ne kadar bu formatların teknolojik altyapısı en gelişmiş özelliklere sahip olsa da yaratıcı anlamda uygulanabilirlik sınırlı kalıyor. Bu nedenle henüz globaldeki seviyeyi yakaladığımızı düşünmüyorum. Örneğin; son dönemde özellikle sosyal medyada yansımalarına da çokça denk geldiğimiz üzere yurt dışında yapılan 3D kullanım örnekleri için Türkiye’de hala yatırım yapılabilecek ünite sayısı çok kısıtlı durumda. Bu gibi bazı alanların geliştirilmesi bizler için büyük önem taşıyor.

Açıkhava, gücüne inandığımız ve her sene en az bir önceki sene kadar kullanmayı öngördüğümüz, marka ve ürün bilinirliğini artırmak adına çok etkili bir mecra ancak artan maliyetler sebebiyle de her sene içinde olması daha da zorlaşıyor. Temel olarak açıkhava mecralarının gücüne inanıyoruz ve yer almaya devam da edeceğiz. Genel anlamda bütçesel bir rakam veya oran vermek doğru olmaz ancak önemli bir yer tuttuğunu söyleyebiliriz.  

Açıkhava reklam mecralarının ölçümlenemiyor olması nedeniyle elimizde veri odaklı bir kanıt olmadan yatırım yapmak özellikle bizim gibi global markaların süreçlerini oldukça etkiliyor. Tabii ki adreslenebilir ya da özel uygulamalarla veri çekebiliyoruz ancak bunun yanı sıra açıkhava için genel bir ölçüm metriğinin geliştirilmesi, bu mecrada yapılacak yatırımları daha da artıracaktır.

Açıkhava mecrasını 3 sebepten dolayı oldukça değerli buluyorum;

1. Çoklu alan kapsayarak etkin bir görünürlük elde etme
2. Marka ya da ürün bilinirliğini güçlendirme
3. Özel uygulamalarla fark yaratma

Bu 3 sebep tabii ki tek başına bizim açıkhava mecrasını kullanmamıza sebep değil ancak etkin sebepler olarak gösterebilirim. Bunu başka mecralarla da sağlayabilirsiniz ancak metrekare olarak baktığımızda büyük bir outdoor’un ya da dışarıdayken kafanızı nereye çevirirseniz aynı görseli görmenizin etkisinin her zaman başka olduğu kanısındayım. Dijitalleşen dünyayla birlikte açıkhava reklamcılığında daha çok içerik çıkacağına, bu sayede diğer mecralarla entegre çalışmaların da artacağını ve açıkhavanın tercih sıralamasında üst sıralarda kalmaya devam edeceğini düşünüyorum.

Gökhan Alacahanlı

Samsung Electronics Türkiye – Mobil İş Birimi Pazarlama Ekip Lideri

Bu içerik ilk olarak Campaign Türkiye’nin 130. sayısında yayımlandı.