Rota Mars, E-Ticaret Tam Gaz!

3 yıl önce

Geometry Global Head of Client Services Celil Kaya, teknoloji ve pandemiyle beraber değişen satın alma davranışlarımız ve ihtiyaçlarımıza dikkat çekiyor.

İnsan olarak temelde aynı ihtiyaçlara sahip olsak da bunları giderme şeklimiz sürekli değişkenlik gösteriyor. Pazarlama eğitiminin ilk basamağı olan Maslow teorisi, güncelliğini korurken, davranış değişikliklerini anlamamız da sürekli ihtiyaçlarımızdan biri haline geliyor. Davranışlarımız yaşadığımız dönemin şartlarına göre şekilleniyor. Pandemiyle beraber hayatımızda kapladığı yeri hatırı sayılır biçimde büyüyen e-ticaretin ihtiyaçlarımızı nasıl şekillendirdiğini Ayşe Hatun Önal’ın 2008’de çıkardığı nüktedan, Marslı şarkısıyla bir gözden geçirelim:

İsteğim istediğim an olmayınca sinirlerim ayaklanıyor

New York, Londra, Paris artık görmek istemiyorum

Şu sıralar Mars’a taktım acil gitmem lazım

Bir şeyden mahrum kalma –temel ihtiyaçlar açlık, barınma vb. dışında – gerilim yaratır. Rahatlık ve kolay erişim hepimiz için cazip. E-ticaretin ilk nimeti de her şeyi erişilebilir kılması. Mekân ve zamandan bağımsız istediğimiz ürünü, hizmeti, eğitimi almamız, müzeye gitmemiz, özel etkinliğe katılmamız, fikir sormamız büyük lütuf. Hızlı erişim, hızlı devinim, çok muhabbet, tez ayrılık…

Ana akıma erişim kolaylaşınca, keşfedilmemişleri keşfetme, başkalarını etkileme, ilk gören, ilk bulan olma arzumuz sürekli şekil değiştirmeye, daha çok alternatif aramamıza evriliyor.

E-ticaret yeni davranış biçimlerinin oluşmasına da zemin hazırlıyor. Ürün aramak, karşılaştırma yapmak, yorum okumak, yeni ürünleri keşfetmek bu anlamda ortaya çıkardığı en basit davranışlar, peki insan davranışları onu nasıl şekillendiriyor? Krampon bakarken, sütyen bulduğunuz da oluyor mu? Elbet oluyordur, henüz bazı algoritmalar yeterince insanlaşmadı fakat buradaki algoritmayı oluşturan da yine bir insan davranışı. Meselemiz onun arkasındaki motivasyonu keşfetmek.

Çağımızın öğesi internet (connection), çağımızın olayı ise sınırsız seçenek. Dünya reklamcılık tarihi bu kadar çok akışı öyle sanıyorum ki daha önce görmemiştir. Bir tıkla dünyayı değiştirmek özellikle internetin içine doğmuş Z kuşağının satın alma gücünün belirgin oranda artacağı gelecek on yılda, yeni “anlar” belirlemek, yeni bağlantılar kurmak, yeni yaratıcılık yolları bulabilmek bizi daha çok zorlayacak, daha çok heyecanlandıracak.

Heyecanınız bitmesin!

Celil Kaya
Head of client Services

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 106. sayısında yayımlandı.