PRİDA ÖDÜLLERİ

Ödüller son yıllarda akılları karıştırmaya başladı; o kadar çok ödül veriliyor ki hakkı ile verilenleri aralarından ayrıştırmak gerektiğine inanıyorum. Büyük emeklerle planlanan yaratıcı fikirlerin aydınlattığı projelerin ödül almaları sektörümüz için son derece değerli; şirketler için ise verdikleri emeklerin karşılığını bu şekilde görmek sevindirici ve onur verici. Geçmiş yıllarda yaptığım uluslararası jüri üyeliklerinde projenin basın yansıması %50 gibi bir değerlendirme notu alırken bugün projeler yaratıcılık ve topluma yaptıkları katkı açısından değerlendiriliyor.

Esra Şengülen’in Prida ödül gecesinde yaptığı konuşmada özellikle üstünde durduğu gibi tüm iletişimcilere bu konuda önemli bir görev düşüyor. Bu görev toplum ve onun ihtiyaçlarını kapsayan ve cevap veren projeler üretmekten geçiyor.Bu yıl gerçekleşen Prida ödüllerinde, ödül kazanan tüm projeler bu olguyu açıklıkla göz önüne sermektedir.

Vahşi hatta her geçen gün daha da vahşileşen bu dünyayı ehlileştirmek, geleceği planlamak için isteğimiz ve itici gücümüz var, gelin hep birlikte bu gücü İYİLİK için kullanalım…

Prida ödülleri “İyilik” olgusundan hareketle geliştirilmiş ve oldukça emek harcanarak yola çıkılmıştır; her geçen yıl da kendini dünya şartlarına göre geliştirerek yoluna devam edecektir.

Sonuç olarak toplum bilinci, yaratıcılık ve iyi uygulama, iletişimciler olarak “İYİLİK” bizim için vazgeçilmez bir olgu. Bu olguyu hayatın tüm katmanlarına taşımak ve taşıtmak bizlerin işi… Biliyorum ki gelecek yıllarda Prida ödüllerinde toplumsal sorunlara daha çok ışık tutan, çözüm odaklı projeler karşımıza çıkacak ve bizler bu attığımız küçük adımların nasıl büyük adımlara dönüştüğünü göreceğiz.

Bizim için küçük adım, insanlık için BÜYÜK olacak…

Melek Manisalı
İDA Üyesi

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 86. sayısında yayımlandı.