artwork

Özge Akay: “Bugün yaşadığımız sıkışıklık yeni bir olay değil”

6 yıl önce

0

MG Media CEO’su Özge Akay, yaşamakta olduğumuz ekonomik durgunluk döneminde bağımsız ajansların neler yaptığını ele aldığımız 81. sayımızda görüşleriyle yer aldı.

Tüketicilerin ve reklamverenlerin her bir kuruşlarının hesabını yaptıkları bir dönemdeyiz. Ekonomideki daralma kısıtları ve fırsatları önümüze aynı anda getiriyor. Bu kısıtları ve fırsatları doğru analiz edebilen ve doğru aksiyonları alabilen markalar ve şirketler için durum aslında karanlık değil. Öncelikle bağımsız ajanslar, network ajansları cephesinden konuya bakacak olursak; network ajanslarının global reklamverenlerine her pazarda benzer kalitede hizmet sunabilmek adına bazı durumlarda büyük ekipler ve kendi üstlendikleri maliyetlerle çalıştıklarını görüyoruz. Bu da kârlılık anlamında problem yaratıyor. Ben açıkçası bu dönemde tüm network ajanslarının, varolan anlaşmalarına, ekiplerine, yaptıkları işlere, yatırımlarına bu gözlükle bakacaklarına inanıyorum. Daha kârlılık odaklı bir bakışın sonucunda da geçen sene başlayan ajans konsolidasyonları, organizasyonlarındaki bazı yapıların tasfiye edilmesi süreçleri hızlanarak devam edecektir.

Bağımsızlar daha hazır ve organize durumdalar

Finansal derinliği olan, güçlü yapıdaki bağımsız ajanslar böyle dönemlerde daha şanslılar. Arkasında bir network’ün finansal gücü olmadan reklam sektöründe kendi özkaynakları ile ayakta durabilme becerisini yıllardır gösterebilen bağımsız ajanslar zaten otomatik olarak daha verimli ve daha odaklı çalışan ve daha senior ekiplere sahipler. Hakikaten reklamverenlere katma değer yaratmayan alanlarda yatırım yapmıyorlar. Ve en önemlisi, ancak finansal olarak pozitif değer oluşturan anlaşmalarla ilerlemek mecburiyetindeler. Dolayısıyla ekonomideki daralmanın olası etkilerine karşı, benim bakış açıma göre çok daha hazır ve organize durumdalar.

Bizim ajans olarak uzun yıllardır kendimize belirlediğimiz düstur; geri dönüşünden (ROI) emin olmadığın bir şeyi önerme. Çünkü bugün yaşadığımız sıkışıklık aslında yeni bir olay değil, dünyada süregelen ekonomik belirsizlikler, coğrafyamızdaki savaşlar, teknolojinin hemen her alanda bildiğimiz doğruları altüst etmesi gibi gerçeklerin içinde yaşıyoruz uzun zamandır. Ve tüm reklamverenlerimiz de doğal olarak, iletişim yatırımına koyduğu her bir lirayı daha fazla sorgular durumda. Üstelik, teknoloji sayesinde artık reklamverenlerin yatırdığı paranın geri dönüşünü de çok daha iyi ölçebilir durumdayız. Açıkçası biz bu anlamda belirli bir avantaja sahibiz diye düşünüyorum, zaten ajans olarak DNA’larımızda olan bir verimlilik yaratma becerisi ile çalışmaya devam edeceğiz. Tüm reklamverenlerin bu bakış açısına sahip bir medya hizmeti almaya daha fazla ihtiyacı olacağını biliyorum.

 

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 81. sayısında yayımlandı.