artwork

‘Ortak bir gelecek için birlikte!’ Gerçekten mi?

2 yıl önce

0

2022 Kış Olimpiyatları’nın ‘olimpiyat ruhuna uygun’ iyi niyetli sloganı. Peki, gerçekten durum öyle mi?

Çin’in ev sahipliği yaptığı 2022 Kış Olimpiyatları, sporun birleştiriciliğinden ziyade maliyeti, çevresel etkisi, sansür, casusluk, Covid-19, spor-yıkama ve insan hakları konularında tartışılıyor.

– Çin hükümeti, Pekin ve çevresinde gerçekleşen Oyunlara 3,9 milyar dolar harcıyor. Gerçekte bu rakamın 38.5 milyar dolar olduğu iddia ediliyor.

– ABD, İngiltere ve Kanada, Hindistan, Avustralya, Litvanya, Kosova, Belçika, Danimarka ve Estonya, Çin’in insan hakları sicili nedeniyle Olimpiyatları diplomatik düzeyde boykot ediyor. (Çin, Sincan bölgesindeki Müslüman Uygur azınlığa karşı sistemik hak ihlalleri yapmakla suçlanıyor.)

– Olimpiyatların Çin hükümeti tarafından, spor etkinliklerini insan hakları ihlallerinden veya diğer sorunlardan uzaklaştırmak için spor-yıkama amacıyla kullanıldığı yönünde eleştiriler yükseliyor.

– Pekin Organizasyon Komitesi, “Olimpiyat ruhuna, özellikle Çin yasalarına ve düzenlemelerine aykırı olan herhangi bir davranış veya konuşma belirli cezalara tabidir” uyarısında bulundu. Bunun düpedüz sansür olduğu konusunda tüm çevreler hemfikir!

– Sporcular, seyirciler ve medya dahil olmak üzere Oyunlara katılanlar, günlük Covid takibi için My2022 uygulamasını kullanmak zorunda. Kullanıcılar, uygulamadaki güvenlik zayıflıkları ve data gizliliği konusunda uyarılıyor. Bazı ülkelerin sporculara telefonlarını evde bırakmalarını ve Çin’de tek kullanımlık telefon tercih etmelerini söylediği konuşuluyor.

– Çin, çevresel etki konusunda eleştiriliyor. Bölgede çok az yağış olduğu için yaklaşık 1,2 milyon metreküp yapay kar kullanılacak. Çin, her ne kadar bu olimpiyatların ‘yeşil’ olduğunu ve yeni teknolojiler kullandığını söylese de bu konuda herkesi ikna edebilmiş durumda değil.

Olimpiyat ekosistemi ve markalar!

Gelelim bir başka kritik konuya: Büyük global markalar, aslında hükümetlerinin insan hakları endişeleri nedeniyle boykot ettiği bu olimpiyatlara sponsor olarak destek veriyorlar.

Bu markalar, global düzeyde siyasi hakların, özgürlüğün, eşitliğin, insan haklarının aktif savunucusuyken ve özellikle çevresel, sosyal ve yönetişim alanlarında dizi dizi raporlar yayımlayan yüksek rating sahibi yerlerken, Çin’de bu derece tartışılan olimpiyatlara destek vermeleri bir çelişki değil mi?

Sürdürülebilirlik bağlamında baktığımızda, bu markalar için büyük bir güvenilirlik ve itibar riski oluşmuyor mu?

Evet, markaların ekonomik olarak Çin pazarını gözden çıkarmaları mümkün değil. Yine de itibar ve marka yönetimi açısından Amerika’da eşitlikçi bir eylem yapan sporcunun arkasında duran (ve hatta filmler yapan) markalar, Olimpiyatlarda mesela, bir sporcunun çıkıp Çin’i insan hakları konusunda eleştirmesi durumunda nasıl tavır alacak? (Ya da alamayacak!) Bu, o markanın Çin dışı coğrafyalardaki tüketicilerini nasıl etkileyecek? Markalar için çok katmanlı ve zorlu kararlar!

Son olarak esas soru: Çin’deki Kış Olimpiyatları için sponsor olma kararı, gelecekte bu markaların ESG derecelendirme ratinglerini etkileyecek mi?

Sürdürülebilirlik adına ideal ve ahlaki eksende bunun bir karşılığı olmalı. Ama olacak mı, göreceğiz…

 

 

Arda Öztaşkın

Yapı Kredi Kurumsal İletişim Direktörü