artwork

MINI, MINI LIVING konsepti ile Milano Tasarım Haftası’ndaydı

6 yıl önce

0

Bu yıl MINI, 17-22 Nisan tarihlerinde Milano Salone del Mobile’de MINI LIVING – BUILT BY ALL’u tanıtmak üzere Londra merkezli tasarım şirketi Studiomama ile bir işbirliği gerçekleştirdi. Alanı kullanacak kişiler ve mimarlar arasındaki yakın iş birliğiyle hayata geçirilen bu yeni enstalasyon, geleceğin yaşam konseptini gözler önüne seriyor.

MINI LIVING, geleceğin kentli yaşam tarzına yönelik yaratıcı mimari çözümler geliştirmek hedefiyle ilk kez 2016 yılında MINI tarafından başlatılan bir inisiyatif.

MINI’nin temel “yaratıcı alan kullanımı” ilkesini yansıtan, kişiye özgü ve cazip alanlar yaratmak üzere yalnızca birkaç metrekarelik alanlar kullanıldı. BUILT BY ALL, Milano’da MINI tarafından sergilenen üçüncü enstalasyon. MINI Marka Stratejisi ve Ticari Yenilikler Direktörü Esther Bahne konuyu “MINI LIVING, ortak şehir yaşamı için az yer kaplayan ancak birçok olasılık ve üst düzey esneklik getiren yaratıcı çözümler sunuyor.” şeklinde açıkladı. “50’nin üzerinde daireden ve bunun iki katı büyüklükte ortak kullanım alanlarından oluşan ilk büyük merkez, şu anda Şangay’da inşa ediliyor. BUILT BY ALL ile sakinler kendilerine ait alanı yaratmaya ortak olacaklar.”

MINI LIVING, geleceğin kentli yaşam tarzına yönelik yaratıcı mimari çözümler geliştirmek hedefiyle ilk kez 2016 yılında MINI tarafından başlatılan bir inisiyatif. MINI LIVING, Milano’da daha önceki BREATHE ve MINI LIVING – Do Disturb enstalasyonlarıyla da şehir yaşamında ortak ve işbirliği içinde yaşamak/çalışmak konusunda vizyon sahibi konseptler sergiledi.

MINI LIVING – BUILT BY ALL bireyleri de aktif sanatçılara dönüştürüyor.

Yarının dünyasının yaratılmasında insan temel bir rol oynuyor

MINI LIVING – BUILT BY ALL, arka planında yer alan küçük yaşam alanının yaratıcı kullanımı, ortak erişilebilir alan ile özel ve ortak yaşamın karşılıklı öncelik ve ayrıcalıkları gibi MINI LIVING temalarına katılım ilkesini içeriyor. MINI LIVING Kreatif Başkanı Oke Hauser enstalasyonun ardındaki yaklaşımı şu şekilde açıkladı:

“Bugünün standart hale gelmiş emlak piyasası kişinin gereksinimlerini karşılama açısından sınırlı bir beceriye sahip. Bu yüzden MINI LIVING – BUILT BY ALL bireyleri de aktif sanatçılara dönüştürüyor ve onları tasarım sürecinin merkezine oturtuyor. Yaşam alanının kalitesinin, yaşayanların kendilerini evleriyle ne kadar özdeşleştirdikleriyle belirleneceğine inanıyoruz.”

Enstalasyon, sütunlar ve dikmeler gibi mevcut yapıyı içine alıyor ve ek işlevlerle bunları tamamlıyor.

MINI LIVING – BUILT BY ALL Enstalasyonu

Bu yılın MINI LIVING enstalasyonu, Zona Tortona kompleksinde, bağlantılı odalardan oluşan bir alanda yer aldı. Geleceğin mimar adaylarını da içeren ziyaretçiler burada Studiomama ile iş birliği yapılarak tasarlanan dört farklı yaşam alanı konseptinin tam olarak hayata geçirilmiş halini deneyimleyebildiler. Yalnızca 15-20 metrekarelik yüzey alanına sahip, birbiriyle kontrast oluşturan dört yaşam ünitesi, çok farklı zemin planına, biçimlere, renk ve malzemeye sahip. Tasarımı ön plana çıkaran yaklaşım, her birimin yaşayanların kendi kişiliklerini ifade etmesini ve aynı zamanda konseptin çeşitliliği ve içeriğini öne çıkarmasını sağlıyor. Yaşam alanları; paylaşımlı mutfak, spor alanı ve avlu gibi fonksiyonları içeren ortak alanlara yerleştirilmiş. Enstalasyon, sütunlar ve dikmeler gibi mevcut yapıyı içine alıyor ve ek işlevlerle bunları tamamlıyor. Böylece bağımsız, yaşayan bir mikro çevre oluşturuluyor. Enstalasyon, boş bir binanın içinin bile şehir mimarisinin geleceğini zenginleştirmek üzere kullanılabileceğini vurguluyor. Kullanılmayan depoların, terk edilmiş alışveriş merkezlerinin ve ofislerin potansiyel yaşam alanlarına dönüştürülebileceğini gösteriyor.