Esra Şengülen Ünsür: “İnsanların kalbine giden yolları yine PR bulmaya çalışacak”

İDA Yönetim Kurulu Başkanı ve Artı İletişim Yönetimi Yönetici Ortağı Esra Şengülen Ünsür, değişen halkla ilişkiler dinamikleri ve PR 2.0 hakkında konuştu.

PR, “insanların kalbine giden yolları bulan” bir sektördür. Biliyorsunuz, insanlar kalbine ulaşmayan markaları satın almıyor; kalplere ulaşan markaların marka değeri uçup gidiyor. Bugün geldiğimiz noktada değişen şey ise ne PR’ın içeriği, ne de etkisi… Değişim PR’ın kullandığı yöntemler ve mecraların çeşitliliğinde… Dijitalleşme, sosyal medyanın gücü, konvansiyonel medyanın yaşadığı değişim ve dönüşüm, tüm bunlara paralel olarak birey davranışları, tüketim/izleyici alışkanlıkları… Her şey birlikte değişiyor. Bu dönemde PR sektöründen beklentiler de; söz konusu değişimi yakından takip etmek, iyi anlamak ve tabii yüksek hız oluyor.

Sektör başarılı bir döneme gidiyor

Her sektörde, sektör şartlarına hızla adapte olanlar, gecikenler ve bir türlü adapte olamayanlar vardır. Sadece Türkiye ölçeğinde değil, küresel ölçekte başarılı işler yapan, örnek gösterilen çok sayıda PR ajansı olduğunu biliyoruz. Yüzümüzü onlara çevirip baktığımda, sektörümüzün pırıl pırıl gençler ve çok deneyimli iletişim danışmanları sayesinde çok daha başarılı döneme doğru yürüdüğünü düşünüyorum.   

Hiçbir sektörün tüm oyuncuları aynı seviyede, aynı donanımda, aynı yetkinlikte değil. Bizim sektörümüzde hala sadece basın bülteni yazıp gönderen ya da mecra ayrımını bile yapamayan kişi/kurumlar varsa ve iş hayatlarına devam edebiliyorlarsa, burada iğneyi bir de hizmet verdikleri markalara batırmak gerekiyor. Sonuçta bu bir alışveriş. Sektör derneklerinin görevi de bu noktada iletişimin tüm taraflarını PR’ın gücü, etkisi, kapasitesi ve geleceği konusunda doğru bilgilendirmek; güçlendirilmeye ihtiyacı olan taraflara deneyim aktarmak oluyor. İletişimin farklı taraflarını temsil eden derneklerin bu yönde birlikte çalışmasını çok değerli buluyorum.

PR bugünden daha stratejik kabul edilen bir sektör olacak

PR, teknoloji temelli iletişimin gideceği yol doğrultusunda evrilecektir ama bu evrimi bugünden tahmin etmeye kalkarsak kısa vadeli konuşmuş oluruz. Yine de bir iki kelime edecek olursam; PR yakın gelecekte “herkesin mesaj taşıyıcı”, “herkesin kendi gazetesinin muhabiri”, herkesin “etki lideri” olduğu bir dünyada bugünden daha stratejik kabul edilen bir sektör olacak. Çünkü mecra çeşitliliği arttıkça, satın alınmış mecra kullanımı oransal olarak düşecektir. Bu da kazanılmış mecranın önemini artıracak; insanların kalbine giden yolları yine PR sektörü bulmaya çalışacaktır.

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye’nin 83. sayısında yayımlandı.