Medyada değişimden bahsedince ilk olarak akla hep dijital mecralardaki yenilikler gelir. Halbuki hem teknolojinin katkısı hem de tüketicilerin dinleme alışkanlıklarının farklılaşması dolayısıyla radyodaki değişimi de göz ardı etmemek gerekir.
Dijitalin son yıllardaki atağı ve taşınabilir cihazlarda dinlenebilme özelliği ile artık günün her saatinde ve bulunulan her yerde radyo dinleme olanağına sahibiz; bu olanak radyonun erişimini ve dinlenme zamanını da arttırıyor.
Ancak bahsettiğimiz değişim bununla sınırlı değil, radyonun bu entegrasyon sürecinde kendisini yenileyip bu çağa ayak uydurmasıyla birlikte dinleyici kitlesi her geçen gün gençleşiyor. Diğer taraftan radyo istasyonlarının sayısı da artıyor.
Türkiye’de yerel, bölgesel ve ulusal anlamda lisanslı binin üzerinde radyo var. Bu rekabet içinde kanallar yayın içerikleriyle de ayrışmaya çalışıyorlar. Kimi kanallar, dinleyicilerin değişen ihtiyaçlarını tespit ederek doğru iç görüler üzerinden kendilerini şekillendirip öne çıkıyorlar. Kanal sadakatinin temel direklerinden olan DJ’ler ise, değişime ayak uydurmanın yolunu, yayınlarına sosyal medyayı dahil etmekte buluyor.
Tüm bunlara bağlı olarak radyonun, “360 kampanyaların vazgeçilmez destek mecrası” veya “yüksek frekans yaratan mecra” bakış açısının ötesinde ele alınması gerektiği ortada. Markaların iletişim stratejilerini oluştururken radyoyu en doğru şekilde kullanılabilmeleri adına kişilerin ne zaman, nerede, neden ve nasıl radyo dinlediğini en iyi şekilde tespit edip doğru içgörülere dayandırması gerekiyor.
Bu noktada araştırmanın önemi devreye giriyor. Bildiğiniz gibi 2003’ten bugüne kadar amacına en doğru şekilde hizmet vermiş olan radyo dinleme araştırmamız Nisan ayı itibarıyla sona erdi. Şu an RİAK olarak tüm bu değişim sürecini dahil edecek şekilde kurgulanan yeni bir araştırma modelinin üzerinde çalışıyoruz. Amacımız hem radyoların dinlenme oranlarını en iyi şekilde tespit etmek hem de dinleyicilerin radyo dinleme tutum ve davranışlarını analiz edebilmek. Bu yeni araştırmanın sektörümüze radyo mecrasını tekrar değerlendirme ve en verimli şekilde kullanma olanağı vermesi en büyük dileğimiz.
Banun Erkıran / RD Yönetim Kurulu Üyesi
Bu yazı Campaign Türkiye’nin Temmuz 2013 sayısında yayınlanmıştır.