Değer üretmek, değer vermekle başlar

Campaign

3 yıl önce

İnsanlığın büyük beklentiler yüklediği 2021, Türkiye Startup ekosistemi için iyi haberlerle başladı. Kuruluş ve başlangıç aşamasında sorumluluk yüklendiğim BluTV’nin Discovery ile ortaklık başlatması ve Sevgili Nazım Salur’un değerli girişimi Getir’in almış olduğu yatırım, gurur verici haberler olmalarının yanı sıra, Türkiye Startup ekonomisinin dünya çapındaki girişimcilik topluluğunda daha değerli olmaya başladığını gösteriyor. Bu, aynı zamanda, değişen dünya koşullarına ve tüketici taleplerine hızla uyum sağlamayı misyon haline getiren şirketlerin katma değer üretmeye devam ederek büyüdüklerinin de önemli bir göstergesi.

Intel’in eski CEO’su Andy Grove’un şöyle bir sözü var: “Kötü şirketler krizlerde batar, iyi şirketler ayakta kalır, akıllı şirketler ise gelişir.” Küresel pandemi sürecinde, dijital dönüşümü kucaklayan ve iş modellerinde çeviklik ilkesini benimseyen şirketlerin nasıl geliştiğini hepimiz deneyimliyoruz. Pandeminin ilanıyla beraber, SPI’ın 25 ülkede yer alan ofislerinde çalışan 350’den fazla ekip arkadaşımız ile birlikte uzaktan çalışma pratiğine geçtik. Bunu büyük ölçüde uygulamaya da devam ediyoruz. Bu süre zarfında, SPI dünya çapındaki faaliyetlerine hız kesmeden devam ederek 2020 yılında ciddi bir büyüme kaydetti. Bizlere iş ve yaşam dengemizi baştan oluşturmamız gerektiğini öğreten COVID-19 dönemi, hizmet ve üretim sektöründeki katma değerli işlerin yer ve zamandan bağımsız olarak sekteye uğramadan yapılabilmesinin önemini gösterdi.

Pandemi ile beraber dijitalleşmede kısa sürede alınan birkaç yıllık mesafe, yayıncılık ve kültür-sanat alanlarını da çeşitlendirdi. Örneğin, kültür-sanat alanındaki birçok dal hayatta kalabilmek için farklı iş modellerini yürürlüğe sokarak dijitale taşındı. Müzelerin, müzayedelerin ve kütüphanelerin dijitalleşmesiyle sanat aktiviteleri, eserleri daha geniş kitlelere ulaştı ve somut bilgi daha büyük çapta dijitale taşınmış oldu.

Görüyoruz ki, insanı merkeze alan iş geliştirme ve pazarlama stratejileri bu süreçte fark yarattı.

Topluma ve tüketicisine maksimum değer sağlama amacından yola çıkıp, tüketici odaklı stratejiler kurgulayabilen ve şeffaf iletişim yapan kurumlar, ürettikleri değerle tüketicinin güvenini kazanarak daha da öne çıkacak. Biz de SPI olarak, tüketicinin odak noktasında yer aldığı kesintisiz ve kapsayıcı bir eğlence ekosistemi kurarak, kaliteli ve özgün içeriğe ulaşımı hem kendi ürünlerimiz hem de operatör partnerlerimize sunduğumuz yenilikçi içerik çözümlerimiz üzerinden kolaylaştırmayı hedefliyoruz.

Öte yandan, yenilikleri büyük bir ölçüde besleyen dijitalleşmenin, tüketici deneyiminde zayıf kaldığı belli noktalar da var. Araştırmalara göre teknoloji, yüz yüze etkileşimlerin yerine tam anlamıyla geçemiyor ve sanal deneyimlerin getirileri azalıyor. Kurumların, tüketicilere, iş ortaklarına ve çalışanlarına sundukları deneyimleri sürekli geliştirmeleri ve onlara daha iyi servis verebilmeleri için empati ile hareket etmesi önem taşıyor. Bunu görebilen şirketler, sektörler arası ortaklıklar yoluyla yenilikçi deneyimler yaratarak hizmet verdikleri kişilere daha fazla değer üretebilir. Mesela biz de karantina döneminde evlerde geçirilen zamanı daha keyifli kılmak adına Türkiye’de Boyner ve Dominos gibi, alanlarında öncü markalarla iş birlikleri yaparak binlerce izleyiciye FilmBox Live dijital servis üyeliği armağan ettik. Kaliteli ve eğlenceli içeriğe daha kolay bir şekilde erişilmesini sağlamak ve iyi bir tüketici deneyimi sunmak için bu tür sektörler arası iş birliklerine önem veriyoruz.

Kısacası değer üretmek, değer vermekle başlıyor.

SPI International, duygudaşlık ve birlikte değer üretme motivasyonu üzerine inşa edilmiş bir temel değerler sistemine sahip. Şirket kültürümüzü, İngilizce “değer veriyoruz” anlamına gelen WE CARE mottomuzla özetliyoruz. Birbirimize, dünyamıza ve üzerinde yaşayan tüm canlılara verdiğimiz değerden yola çıkarak tüm paydaşlarımız için değer üretiyoruz.

CARE, Confidence (Özgüven), Agility (Çeviklik), Resilience (Dayanıklılık ve Esneklik) ve Expansion (Büyüme) kelimelerini sembolize ediyor. Confidence temasının ön planda olduğu 2019’da attığımız özgüvenli iş adımları arasında, Türk dizilerini, Türkçe dizi kelimesini ön plana çıkararak dünya çapında sunduğumuz “Timeless Dizi Channel”in, temellerini oluşturmak da yer aldı.

2020, bizim için Agility yılıydı. Çevikliğimizi geliştirmek için, dünya çapında 350’den fazla çalışanımızla kararların daha hızlı ve ortak bir dilde alınacağı, departmanların daha entegre ve koordineli çalışabileceği dijital temelli bir iletişim sistemini benimseyerek bilgi akışını hızlandırdık. Departmanlar arası bilgi ve beceri aktarımını kolaylaştırmak, yaygınlaştırmak, takım arkadaşlarımızın kişisel ve profesyonel gelişimine destek olmak için çeşitli eğitimler ve workshoplar sunduğumuz SPI Academy’i kurduk. Operatör partnerlerimiz ve iş ortaklarımızla yeni iş modellerine imza atarak farklı tüketici taleplerini karşılamayı hedefledik. Buna en önemli örneklerimizden biri ise, kaliteli içerik tüketiminde reklam destekli seç-izle (AVOD) servislerinin büyüyeceğini öngörerek kurduğumuz ilk AVOD servisimiz Filmstream. Filmstream şu an İngiltere ve Avustralya’da Samsung TV Plus üzerinden yayınlanıyor ve yakında çok daha fazla ülkede önde gelen platformlar üzerinde yayın yapmaya başlayacak.

Yaşadığımız bu dönem, temel amacı değer üretmek olan kurum ve kuruluşların tüketiciler nezdindeki önemini artıracak.

Haymi Behar

CMO, SPI International

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 108. sayısında yayımlandı.