Campaign Roundtable’da ödüller tartışıldı
Uzun zamandır reklamcılık sektörünün tartışmalı konularından biri olan ödüller, DDB Worldwide CCO’su Amir Kassaei’nin çarpıcı açıklamalarıyla yakın zamanda bir kez daha gündeme bomba gibi düşmüştü.
DDB olarak reklam yarışmalarına artık daha az katılım göstereceklerini, Campaign için yazdığı yazıda duyuran Kassaei’nin açıklamaları üzerine, global alanda birçok görüş ortaya atıldı.
Biz de Campaign Türkiye olarak Şubat 2016 sayımızda Türkiye’nin önde gelen reklamcılarının bu konuyla ilgili görüşlerini almış; kapağımıza ve sayfalarımıza taşımıştık.
16 Şubat’ta ise bu tartışmalar çok daha geniş bir platforma taşındı. Ajans ve reklamveren tarafından 15 isim Campaign Türkiye’nin düzenlediği roundtable’da bir araya gelerek konuyu yüz yüze tartışma fırsatı buldu.
Moderatörlüğü Yelda Aktuna üstlendi
Moderatörlüğünü Yelda Aktuna’nın yaptığı 2 saatlik toplantıda, sektör için “Ne Senle Ne De Sensiz” denebilecek bir hal alan ödüller bir kez daha masaya yatırıldı. Ödüllerin gerekliliği konusunda hem fikir olunsa da katılımcılar pek çok noktada fikir ayrılıkları da yaşadılar. Bunlardan biri “jüri başkanının karakterinin yarışmanın ve ödülün karakterini belirleyip belirlemediği” konusu oldu. Türkiye’de ve globalde jüri oluşum sürecinin farklı işlediğine değinildi ve buna bağlı olarak da jürilerin karar süreçlerinin de değişiklik gösterdiği vurgulandı.
Ödüllerin, marka-tüketici ilişkisine faydası var mı yok mu?
Ödüllerin reklamverenlerin ajans seçimindeki belirleyiciliği konusu ise hararetli tartışmaları beraberinde getirirken, reklamveren-ajans ilişkisi içerisinde reklamverenin destekleyici bir tutum sergilemesinin önemi bir kez daha vurgulandı. Bunun yanında ödülün, marka-tüketici ilişkisi açısından bir anlamı olmadığı da ortaya atılan görüşler arasındaydı. Katılımcılar, ödül ve yarışma sistemlerinde süreçlerin yoluna girmesinin bir çözümünün de ajans ile reklamveren arasındaki sağlıklı ve açık iletişime bağlı olduğunu ifade ettiler.
Giderek daha fazla kategori ve yarışmanın ortaya çıkmasıyla bir ödül enflasyonun ortaya çıktığı konusunda birleşen katılımcıların fikir birliğine vardığı bir başka konu ise ödüllerin artık endüstrileşmeye başlaması oldu. Bir tatmin nesnesi olarak karşımıza çıkan ödüllerin metalaştırılması, kategori bolluğu ile ödüllerin giderek daha da artması gibi durumların kategori ve ödülleri değersizleştirdiğinin altı çizildi.
Daha önce de birçok ajansın yarışmalardan çekildiği ve DDB’nin de şimdi çekilmeyi tercih etmesinin natürel bir eleme olduğu görüşünün yanı sıra sektördeki hızlı değişimin natürel büyümeyi de beraberinde getirdiği vurgusu yapıldı.
Son olarak en çarpıcı ifadelerden biri de, sektörün asıl derdinin ödüllerle değil reklamcıların kendi profesyonel koltuklarını reklamverene kaptırmış olması; eskiden seçici olan reklamverenin şimdi her şeyi bilen konumuna geçtiği yönündeki ifade oldu.
Moderatör: Yelda Aktuna
Katılımcılar:
Ahmet Akın – Kramp
Alemşah Öztürk – 4129Grey
Ayşe Aydın – Team Red
Ayşegül Molu – RD
Burak Günsev – Wanda Digital
Burçin Tarhan – Campaign Türkiye
Dehşan Ertürk – Türk Telekom Grubu
Didem Öner – Campaign Türkiye
Emre Kaplan – Rafineri
Ertuğ Özdemir – Campaign Türkiye
Gökhan Erol – Medina Turgul DDB
Kamer Yılmaz – Campaign Türkiye
Kayhan Şardan – Güzel Sanatlar / RD
Oğuzhan Akay – Movida Plus Map
Oktar Akın – Leo Burnett
Ömer Erdem – Campaign Türkiye
Sami Basut – JWT
Seda Büktel – Campaign Türkiye
Tuğbay Bilbay – JWT
Tunç Berkman – Vestel
Viktor Kuzu – BLAB
Yiğit Can Kaytmaz – Campaign Türkiye
Reklam ödüllerinin tartışıldığı bu toplantıyla ilgili bütün detaylar, Campaign Türkiye Mart 2016 sayısında yer alacak.