Bu işin içinde bir oyun var

Oyunu oyun yapan nedir? Kuralları, yöntemleri ve hedefleri vardır, çoğunlukla birden fazla kişiyle oynanır yani sosyal bir olaydır. Oyuna neden katılırız? Çünkü eğlencelidir. Peki, ‘oyun olmayan bir uygulama veya sürecin, oyun teknikleri ile ilgi çekici ve eğlenceli hale getirilmesi’ yani ‘oyunlaştırma’, hedeflerimizi gerçekleştirmemize yardımcı olabilir mi?

Bu soruya evet yanıtını veren pazarlama iletişimi uzmanları, son birkaç yılda epey yol aldı. Form doldurmak, anket sorularını yanıtlamak, web sitesindeki bilgileri okumak, eğitim konularını anlamak gibi sıkıcı işlerin yerini, puan toplamak, rozet kazanmak, seviye atlamak gibi oyun teknikleri aldı. Müşteriyle bağlantı kurmak, davranış değişikliği yaratmak, yeni fikirleri ortaya çıkarmak ve tüm bunları sürekli kılmak gibi çok önemli hedeflerin de başarılı rakamlar eşliğinde gerçekleşmesi, daha geniş kullanım alanlarına iham verdi.

Yöntemler ve hedefler

Aslında olay, çocukken anne-babanızın, yemeğinizi oyunlar yaparak yutturmasından farklı değil. Ya da yetişkinler için sıkıcı konularda eğitimler düzenleyen firmaların, konsantrasyonu sabit tutmak için programa oyunları dahil etmelerinden. Oyunlaştırmanın en fazla bilinen ve yaygın örneği Foursquare. Nike’ın antrenmanları oyunlaştıran ve sosyal çevreniz ile rekabet etmenizi sağlayan Nike+ uygulaması, İngiltere Çalışma ve Emeklilik Dairesi’nin yenilikçi fikir toplamak için hayata geçirdiği “Idea Street”, ABD ordusunun “America’s Army” adlı video-game işe alım aracı, Dünya Bankası sponsorluğundaki global yenilikçi sosyal crowdsourcing’e hizmet eden Evoke oyunu, sisteme dahil olan mağazalarda indirim ve ödüller kazanmayı sağlayan Shopkick, IBM’in 30.000 çalışanı üzerinde denediği sosyal ağ Social Blue, oyunlaştırmanın bazı farklı örnekleri.

Oyunlaştırmanın neden bu kadar işe yaradığı konusuna gelince… Yanıt insan davranışlarında yatıyor. Oyunlaştırma teknikleri ile spor ve sağlıklı beslenme konusunda davranış değişikliği yaratmayı hedefleyen Keas’ın tanıtımında ifade edildiği üzere, negatif geribildirim motive etmek için işe yaramaz. Yani birine çok şişmansın, yemek yeme diyerek onu zayıflatamazsınız. Ancak hızlı, kolayca ve kalıcı olarak davranış değişikliği yaratmak için oyunun gücünden faydalanabilirsiniz. Bir başka önemli neden ise rekabet. Oyunlaştırma, onlar yapabiliyorsa ben de yapabilirim, dedirtecek her konu için uygun bir araç.

Öngörüler

Oyun tekniklerinin farklı sektörler tarafından da keşfedilmesinin etkisiyle oyunlaştırma, pazarlamanın da ötesine geçerek, iş süreçlerinin bir parçası olma yolunda hızla ilerliyor.

Oyunlaştırma, kullanım alanlarına göre; çalışan performansını geliştirme, crowdsourcing inovasyonunu ortaya çıkarma gibi fonksiyonları da yerine getiriyor. İnovasyon, pazarlama, spor, finans, eğitim, çalışan performansı, sağlık, sürdürülebilirlik gibi farklı alanlar için kullanılıyor.

Araştırma şirketi Gartner, 2015’e kadar, inovasyon süreçlerini yöneten şirketlerin yarısından daha fazlasının oyun tekniklerini kullanacağını öngörüyor.

M2 araştırma şirketi ise, oyun teknikleri üretimi gelirlerinin 1,6 milyar doları bulacağını, bunun yüzde 23’ünü sosyal medya pazarlama bütçesinin oluşturacağını söylüyor. Bir başka rakam ise, oyunlaştırmayı bir ‘sektör’ olarak tanımlayan Oyunlaştırma Zirvesi’nde (Gamification Summit) telaffuz ediliyor.

Bu yıl üçüncüsü 19-21 Haziran’da San Francisco’da yapılacak etkinliğin tanıtım dokümanlarında, oyunlaştırmanın 2015 yılı itibariyle yalnızca ABD’de 2,5 milyar dolara ulaşmasının hedeflendiği belirtiliyor.

SAP, iş yapış süreçlerini şekillendiren yeni teknolojiler arasında yer verdiği oyunlaştırmaya, düzenlediği etkinlikler ve konferanslarda yer vererek konunun iş süreçleri açısından önemini ortaya koyuyor.

Yine Gartner’a göre, 2014 yılında tüketici ürünleri pazarlaması ve müşteri ilişkilerinde oyunlaştırılmış servisler en az Facebook, eBay ya da Amazon kadar önemli hale gelecek ve Global 2000 firmanın yüzde 70’inden fazlası en az bir oyunlaştırılmış uygulamaya sahip olacak. CIO’lar ve IT planlamacıların, tam da bu nedenle konunun öneminin farkında olmaları ve fırsatları yakalamaya öncülük etmeleri gerekiyor.

Gaye Güzelay
GriCreative Strateji ve Proje Yöneticisi

———————————————————————————————-

Gaye Güzelay kimdir?

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik mezunu. İş hayatına başladığı Hürriyet’te 6 yıl gazetecilik yaptı. Hürriyet İK için iş, yönetim ve eğitim haberleri ile röportajlar hazırladı. Ardından Koç Bilgi Grubu’nda Medya İlişkileri Sorumlusu olarak çalıştı. Ocak 2010’dan bu yana Gri Creative’de Strateji & Proje Yöneticisi olarak görev yapıyor. Aynı zamanda, 2006’da Gri Creative ile birlikte kurduğu, Türkiye’nin ilk kurumsal sosyal sorumluluk (KSS) ve sürdürülebilirlik portalı KurumsalSosyal.com’u yönetiyor.

———————————————————————————————–