Barbie’deki değişimi hangi markalar takip etmeli?

Yıllardır küçük kızların oyun dünyalarında önemli bir yer tutan Barbie, devrim niteliğinde bir karar alarak farklı vücut şekillerine sahip bebekler yaratmaya başladı. Artık “minyon”, “kıvrımlı” ve “uzun” versiyonları da raflarda görebilmemize olanak sağlayan değişimle ilgili açıklama, geçtiğimiz Perşembe günü Mattel’den geldi.

1960’lardan bu yana ebeveynler ve bilim insanlarının yoğun eleştirilerine maruz kalan Barbie figüründe yapılan bu değişimin sebebi, bu eleştirilerin yanı sıra 2012-2014 arasında satışlarında yaşanan %15’lik düşüşe de dayanıyor.

3 Percent Conference’ın kurucusu Kat Gordon konuyla ilgili, “Barbie’nin kapsayıcılık yönündeki bu hareketi, yalnızca oyuncak sektöründeki değil, tüm sektörlerdeki şirketlerin 2016’da yapmaları gereken bilgece bir hamle” yorumunu yaptı. Barbie gibi kötü şöhrete sahip bir marka bile değişebildiyse, herkes değişebilir. Ve değişmesi gereken çok da fazla marka mevcut. İşte size birkaç örnek:

Campaign US yazarlarından I-Hsien Sherwood‘a göre, bu markalardan biri Disney… Mulan, Pocahontas ya da Tiana gibi farklı isimlere sahip karakteriyle sözde çeşitliliğe sahip olsa da bu karakterlerin yüz yapıları, vücut şekilleri ve hatta etnisiteleriyle ilgili rahatsızlık verici bir çeşitlilik eksikliği söz konusu.

DC Comics & Marvel Comics’in karakterlerine baktığınızdaysa vücut yapılarının inanılırlığın sınırlarını esnettiğine şahit oluyorsunuz. Evet, bazı karakterler uçuyor, bazıları esniyor bazıları da kayadan oluşan bir vücuda sahipler ama birçok süper kahraman ve (kötü adam) görünüşte aslında sıkı eğitimden geçmiş ve parlatılmış insanlar. Fakat o tavırları, oranları ve giyim tarzlarıyla tüm fizik kurallarına adeta kafa tutuyorlar.

Toplumsal cinsiyet eşitsizliği yalnızca kurgu karakterlerde değişmiyor. “Seksi” olarak pazarlanmayan bir Cadılar Bayramı kostümü almayı deneyin. Erkekler için bu kolay gibidir ama kadınlar için imkansız denebilir. “Seksi Üzümler” garipken, “Küçük Seksi Yetim Annie” kostümü aşırı derecede uygunsuz. Seksüel çekicilikle bağlantılandırarak kostüm satmak bir yana, kıyafetlerdeki bu bayağılık yalnızca ayrıştırıcılık açısından değil iş anlamında da kötü.

Tüm bunların yanı sıra kadınların ve erkeklerin ortak kullandığı bir ürüne bakalım: Traş bıçaklarına. Kadınlara özel jiletler erkeklerinkine göre daha pahalıdır ve daha az iş görür. New York City Tüketici Yolculuğu Departmanı’na göre, Schick Hydro markasına ait, 5 bıçaklı (mavi kutu ve tutma yeri olan)  jiletlerin 4’lü paketi 15 dolara satılıyor. Aynı ürünün rengi morsa fiyat 19 dolara yükseliyor. Yani, “Kadınsı Renkler” için kadınlara ayrıca bir fiyat uygulanıyorlar.

Ürün gamında çeşitliliğe direnmek, özellikle de köklü markalar için, belki kısa süre için fayda sağlayabilir ama nihayetinde kendi kendini engellemek demek.

“Birçok üretici satın alıcı hedef kitlesini, onların dar bir grup olduklarını beyan ederek sınırlıyorlar. Ama aslında ana akım pazarlamacıların yapmaları gereken şey bunun tam tersi” diyor Kat Gordon.