artwork

Mobili bırak yapay zekaya bak

8 yıl önce

0

Teknoloji devlerinin tüm dikkatlerini çevirdikleri botlar hızlı gelişimleriyle bilim kurguyu gerçeğe dönüştürüyorlar. Mel Exon yapay zeka alanındaki gelişmelere dikkat çekiyor.

“Yapay zeka yeni mobildir” cümlesini bundan sonra sık sık duyacağız. Biliyorum, biliyorum; tam da pazarlama dünyası “ilk önce mobil” düşüncesine alışmışken bir değil iki teknoloji devinin mobili geçip bir sonraki büyük gelişmeye odaklandıklarını duymak biraz can sıkıcı.

Yakın bir tarihte Google CEO’su Sundar Pichai’nin “ilk önce mobil” den “ilk önce yapay zeka” dünyasına geçildiğini söylediğine şahit olduk.

Pinchai yapay zekayı, aramanın geleceği olarak görüyor ki bunun en iyi örneği Google’ın Google asistan olarak adlandırdığı şey; yani bir üründen çok, zeki ve konuşmayla yönlendirilebilen arayüz. Bunun etkisi, “Google arama”yı klavyeden ayırıp akıllı bir asistana dönüştürmek.

Bu yılın başlarında Facebook’un geliştirici konferansı F8’de Mark Zuckerberg, yapay zekayı Facebook’un on yıllık yol planının üç önemli ayağından biri olarak duyurdu (evet tahmin ettiğiniz gibi diğerleri bağlanırlık ve sanal gerçeklik).

Somut bir adım olarak da, geliştiricilerin Facebook Messenger ile entegre markalı sohbet botları (chatbot) geliştirebilmelerini sağlayan uzun zamandır lansmanı beklenen araçların duyurusunu yaptı. Amaç: Hizmet, tanıtım ve haberlere daha hızlı ve daha kolay erişim sağlamak ve kişinin herhangi birisini telefonla aramasına ya da üçüncü parti aplikasyonuna ve web sitesine gitmesine gerek kalmadan sipariş vermek, rezervasyon yapmak gibi basit işlemleri mümkün kılmak.

Facebook mu, Google mı, Apple mı?

Facebook bu yılki gelişmelerle Google’ı yapay zekada yenmiş olabilir ve Apple da kişisel asistanı Siri’yi 2011’den bu yana devam ettiriyor ama Pinchai de “Google’ın kendi evrimi”ni düşünüyor. Pinchai şöyle diyor: “Arama, bilgi grafiği, doğal dili anlamak, görsel tanıma, ses tanıma, çeviri… Bu inanılmaz yetenekleri uzun zamandır oluşturuyoruz ve büyük bir hızla gelişiyorlar. Geçtiğimiz üç yılda makinelerin öğrenmesi ve yapay zeka sayesinde daha önce olmadığı kadar iyi şeyler yapabileceğimizi hissettik.”

Kullanıcı açısından bir botla karşılaşmak ilk önce garipsenebilir ama deneyim her şeydir. Kesintisiz çalıştığında büyük avantajlara sahip: Basit, tekrarlanan soru ve cevaplarda bir insanın yapabileceğinden çok daha hızlı ve çok daha doğru geri dönüş alınabiliyor. WhatsApp, Messenger, WeChat ve Snapchat gibi mesajlaşma aplikasyonlarının büyüme hızlarını düşündüğünüzde diğer sosyal platformların önüne geçtiğini ve süreç içinde onları yeniden konumlandırdıklarını görebiliyoruz (bunu düşün Twitter).

Bunun en erken örneklerinden biri CNN’in Facebook Messenger chatbot’unu haberlerin kısa özetlerini vermek için kullanması. Moda perakendecisi Spring de chatbot’u kıyafetlerini satmak için kullanıyor ve “konuşarak alışveriş” (conversational commerce) adında bir deneyim sunuyor.

 Yapılabileceklerin sınırı yok

Pazarlamacılar bunun ötesini hayal edebilirler ve etmeliler. Facebook Messenger direktörü David Marcus, markaların, Messenger yüklüyse insanları doğrudan chatbot’a yönlendirilebilen Haber Akışı reklamları satın alabileceklerine dikkat çekiyor. Ancak benim favorim Quartz’ın bot benzeri haber aplikasyonu. Kendisini “haberler hakkında devam eden konuşmalar” olarak tanımlıyor; şu anda insanlar tarafından yazılıyor. Sanırım gelecekte kullanılacak gerçek botlara bir standart oluşturuluyor.

BBH Labs’ten Jeremy Ettinghausen’ın şirket içi denemelerde fark ettiği gibi aslında bot deneyimimiz yeterince iyi bir yerde değil. “Chatbot” kelimesi bile biraz iğreti duruyor. Ama bot hatalarıyla (#botfails) dalga geçişlerimiz çok uzun sürmeyecek çünkü yapay zeka ve makinelerin öğrenmesi çalışmalarına milyonlarca dolar yatırım yapılıyor.

Bunun ipucunu Facebook’un Deep Text lansmanı verdi zaten: Kullanıcıların ürettiği içerik, istek ve soruların nüansını ve kapsamını daha iyi anlamak üzere tasarlanan “metin anlama motoru”. Şirket, Deep Text’in saniyede binlerce postun metin içeriğini “insana yakın bir doğrulukla” şimdiden anlayabildiğini iddia ediyor; üstelik 20 dilde.

Kaçınılmaz gerçek şu: Botlar giderek daha iyi olacak ve gelişecek, biz de gerçek bir insanla mı yoksa botla mı konuştuğumuzu önemsemeyi bırakacağız.

 

Mel Exon

Bartle Bogle Hegarty Genel Müdürü ve BBH Labs Kurucusu

 

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Ağustos 2016 sayısında yayınlanmıştır.