artwork

YouTube, yeterince önlem aldı mı?

7 yıl önce

0

Haymarket Medya Başkanı Gideon Spanier, sektörün önde gelen isimlerine marka güvenliği kaygılarını gidermek için YouTube’un gerekeni yapıp yapmadığını soruyor.

Geçtiğimiz son iki ayda, Büyük Britanya başta olmak üzere, birçok şirketin reklam harcamalarını çekmesine neden olan marka güveni skandalından sonra YouTube, güveni tekrar kazanmak için büyük çaba gösteriyor.

Google tarafından yapılan en büyük değişiklik, reklamlara sınırlama getirmesi ve sadece 10 bin üzeri izleme alan yaratıcılara ve kanallara reklam sağlaması. YouTube da uygunsuz videoları takip etmesi için “önemli sayıda insanı” işe aldı ve içeriği cinsiyet ve mecraya göre sınıflandıran kuralları katılaştırdı. Bu sayede markalar, reklamlarının güvenli bir ortamda çıkabileceğine daha emin olabilirler.

Şubat ayında The Times’ın reklamlarının radikal içeriklerle yan yana çıktığını ortaya çıkarmasından sonra YouTube’un başlayan dertleri, görünüşe göre Google’ı maddi açıdan etkilemedi. Gelirler yılın ilk yarısında %22’lik artışla 24,7 milyar dolara ulaştı. Büyük Britanya’da gelirler organik temelde %16 artış gösterdi.

Ancak Büyük Britanya’daki bazı reklam ajansları, özellikle Büyük Britanya’da önemli sayıda markanın YouTube’dan uzak durduğunu söylüyor. Bu da reklam fiyatlarında düşüşe neden oluyor. Ajanslar aynı zamanda Google’ın bağımsız üçüncü parti doğrulamaya imkan vermek için hala yeterince çaba göstermediğine inanıyor.

Ebiquity’nin Dijital Başkanı Tim Hussain, YouTube’un reklamverenlere tüm videolar üzerinde yetki verebileceğini söylüyor ve şöyle açıklıyor: “Videolardaki marka güvenliği için en yüksek standartları Büyük Britanya’daki yayıncılar sunuyor. Onlar da hükümet tarafından kendi yayın izni kapsamında düzene sokuluyor. Dünyanın en değerli şirketlerinden birinin nasıl oluyor da bu standartların altında yetkiler sunduğunu anlayamıyorum.”

Dijital medya, kusurlu ölçübilimleri ve sahte reklamlardan görüntülenebilirlik ve Facebook’un canlı yayın etiği hakkındaki sorulara kadar daha büyük zorluklarla karşı karşıya.

Carat UK’in Başkanı Rick Hirst, “Her şey o kadar hızlı değişiyor ki her gün yeni bir konu ortaya çıkıyor; son zamanlarda sosyal medyada canlı yayınlanan üzücü ölümler gibi. Endüstrinin sorumlu pazarlama ve platformlardaki içerikle reklamverenler arasındaki ilişki hakkında ileriye dönük bir toplantıda bir araya gelmesi gerekiyor. Tekrarlanan bir ‘kriz’ döngüsüne girmek yalnızca müşterinin güvenini daha fazla sarsacak” diyor.

Ebiquity’nin 50 lider marka arasında yaptığı araştırmaya bakarsak bu olumsuz şöhret pazarlamacıların davranışlarını henüz değiştirmedi. Üçte ikisi, 2017 yılında online medya harcamalarını artıracaklarını bildirdi. Özellikle video, ‘sabit’ veya metin esaslı giderlerinde harcamalarını yükseltmeyi bekleyen markalarla(%89’u) online medyada yükseliyor.

Google, onun marka güvenliği krizini daha iyi ele alabileceğini biliyor. Gittikçe büyüyen online video pazarı ile YouTube, sorunlarını çözmek için büyük bir nedene sahip.

HAYIR

Simon Law

Possible Stratejiden Sorumlu Üst Yönetici

“İlk adımları attılar ancak bu çok karışık bir konu. En büyük sorun terörist kanallardaki reklam ama kontekst, ilgili içerik, devam içeriği vs. açısından neyin doğru olduğu tartışmasını açtı. Bunların tümü marka mesajlarını etkileyebilir/zarar verebilir.”

 

EVET

Rick Hirst

Carat UK Başkanı

“YouTube’un marka güvenliği krizinden sonra attığı adımlar, platformu finanse eden markaların yararına. Ama sorunlar sadece marka güvenliğinden daha büyük. Zorlukların ortaya çıkmasından sonra YouTube’un aldığı genel tavır alakasız gibi geliyor.”

 

HAYIR

Tim Hussain

Ebiquity Head of Digital

“Bunu söylemek için çok erken. Öngörülen haliyle kanalların, reklamverenlerin içeriğiyle bağdaştırılan kışkırtıcı şeyler yayınlaması tamamen önlenemez. Reklamverenler ‘uyanık ve tedbirli’ kalmalı.”

 

BELKİ

Pippa Glucklich

Starcom UK Başkanı

“Hala daha fazla gelişmeye ihtiyacımız var. 10 bin izleme sınırı yaratıcılara/kanallara getirilen bir sınırlama ancak bu kişisel videolar için de geçerli olmalı. Aynı zamanda üçüncü parti doğrulama hakkında daha net bilgiye ihtiyacımız var. Endüstri baskı yapmaya devam etmeli.”