Yeterince şeffaf ve samimi misiniz?
3 yıl önce
0
“Yapılan iş ne kadar parlak olursa olsun, yüksek bir amacın sonucu değilse, büyük sayılmamalıdır.”
La Rochefoucauld
Son yıllarda global olarak verilen mücadelelerin de gündeme oturmasıyla birlikte marka amacı, daha da olmazsa olmaz ve vurucu bir unsur oldu. Özellikle 2019’da gerçekleştirilen Cannes Lions Uluslararası Yaratıcılık Festivali’nde; kalıpları yıkmak, sürdürülebilirlik, toplumsal fayda ve çeşitlilik gibi konulara yoğunlaşılması dikkatleri çekmişti. Dolayısıyla artık tüm kuruluş ve markaların, kimlikleriyle bağlantılı olarak seçtikleri en uygun amacı şirket içinde üst düzey yetkiliden başlayarak tüm departmanlarda sahiplenip çalışmalarına yansıtması yani eyleme dökmesinin şart olduğu bir dönemdeyiz. Sadece verilen vaatler ya da anlatılanlar yetmiyor; sahici, kararlı ve cesur bir duruş gerekiyor. Zira Z jenerasyonu yoğunluklu olmak üzere yeni nesil bu konuda çok daha hassas. Toplum ve dünya için harekete geçmeyen şirketleri ya da yapmış olmak için yapılan ‘sahte’ iletişimleri kara listeye alıyor ve görmezden geliyor. Bu noktada amacın özümsenerek şeffaflık ve samimiyet ile ortaya konması, dikkat edilecek maddelerde ilk sıraya oturuyor.
Bir nebze de olsa sektöre ışık tutabilmek ve kavramın en çok da beşeri açıdan öneminin bir kez daha altını çizmek için bu ay kapak dosyamızda marka amacını işledik. Sayfalarımızda varoluş sebebini açıklayan markaları ve konuyla ilgili çalışmalar yapan ajansların bakış açılarını bulabileceksiniz.
Daha gelişmiş bir toplum ve her anlamda iyi bir yaşam için emek verenlerin çoğalması dileğiyle…
Necla Eylül Durukan
Campaign Türkiye Kıdemli Editörü
Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 114. sayısında yayımlanmıştır.
