Sektörde yaptığı işlerle dikkatleri çeken Vestel, teknolojik gelişmeleri de oldukça yakından takip eden ve değişimi kendisine entegre eden bir marka. Vestel Pazarlamadan Sorumlu GMY Tunç Berkman ve ekibi ile markanın dijitalleşen süreçlerini konuştuk.
Vestel son dönemde yaptığı işler ile dikkatleri üzerine toplayan bir marka. Vestel Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Tunç Berkman 2 sene üst üste en başarılı CMO ödülünün de sahibi. Her fırsatta pazarlamanın görünen yüzü olduğu için ödülü aldığını ancak bunun ekip çalışmasının bir sonucu olduğunu da iletiyor. Biz de hem Tunç Berkman hem de bu başarılı ekibin yöneticileri ile görüşüp, sırlarını öğrenmeye çalıştık.
Türkiye’nin en başarılı CMO’su olmak ve bu ödülü 2 sene üst üste kazanmak size neler hissettirdi?
Her zaman standartların üzerinde, fark yaratan işler yapmak gerektiğine inanıyorum. Vestel’de genel müdürümüz Ergün Bey’in bir mottosu vardır: “Mükemmeli standart hale getirmek”. İşte biz ekip olarak bunun için çalışıyoruz.
Son 20 yıldır dünya olarak çok büyük bir değişimin içerisindeyiz. Teknoloji hızla gelişiyor. Benim hayatımın bir parçası her zaman teknoloji olmuştur. Trendleri ve gelişmeleri yakından takip edip hayatıma entegre ederim. Bu da beni her zaman hem dinamik hem de güncel tutmuştur. Eğer çağa ayak uydurmazsanız geride kalırsınız. Ekibimin de bu anlayışla hayata bakmalarını istiyorum. Onlara her zaman değişime ayak uydurmanın önemini anlatıyor, onları bu yönde geliştirmek için çalışıyorum.
Dediğim gibi değişim, hayatın her alanında. Dijital bir devrimin yaşandığı bu dönemde, biz de tüm süreçlerimizi dijitalleştirmek için uğraşıyoruz. Kendimizi bu yönde geliştiriyoruz.
Vestel olarak pazarda fark yaratmak ve rekabetçi yanımızı ön planda çıkarmak için yerli üretimin gücünü arkamıza alarak dünya standartlarındaki teknolojimizi, ürünlerimize ve satış süreçlerimize yansıtıyoruz. Öte yandan iş hayatında sürdürülebilirliğin de hayati önem taşıdığının farkında olarak kalitemizin ve çizgimizin sürdürülebilir olmasına ve ana stratejimizle bağ oluşturmasına dikkat ediyoruz.
Bu başarı nasıl geldi? Neyi farklı yapıyorsunuz?
Tunç Berkman Ne yaparsak mutlaka insanlarla birlikte yaparız fikrine her zaman çok inanmışımdır. Bu sebeple başarının temelinde iyi bir ekip olmak var. İş hayatında kimse tek başına sonuç alamaz. Ekip olmanın önemine çok inanıyorum. Kendi felsefemi ekibimle de paylaşıyorum; onları da çok okuyan, meraklı, araştırmacı, işine saygı duyan kişiler olmaları için yönlendiriyorum, bu konuda gelişmeleri için imkanlar yaratıyorum. Dünyada ve ülkesinde kısaca etrafında neler olup bittiğinin farkında oldukça, gözlem yeteneği yükseldikçe, sektörde ezber bozmak ve farklılaşmak için çok çalışıyorlar. Bu ödülü almamda onların katkısı da önemli ve büyük.
Ekibi geliştirmek için neler yapıyorsunuz?
Tunç Berkman Hem bizler hem de ekiplerimiz dünya markalarını ve stratejilerini yakından izliyoruz. Sadece sektörümüzü değil, iyi iş yapan, fark yaratan tüm markaları mercek altına alıyoruz. Kendimize öğretiler çıkartıyoruz. Ekip olarak çok okuyoruz. Okuduklarımızı paylaşıyoruz. Yeni ve farklı bir şey gördüğümüzde daha iyisini yapmak için heyecanlanıyoruz. Hırslı, hem kendisini hem de markasını geliştirmek isteyen ve de çok çalışan bir ekibiz. Başarı olmazsa olmazımız.
Konuşulan işler yapan ve ödüller alan bir ekibin parçası olmak, farklı ve yenilikçi işlere imza atmak nasıl bir duygu?
İletişim stratejilerimizde ve uygulamalarımızda her zaman öncü olmaya, yeni açılımları değerlendirmeye özen gösteriyoruz. Zaten son dönemde sektöre açık yarışmalarda aldığımız ödüller de ne kadar doğru bir yolda olduğumuzu gösteriyor. Bu sayede kendimize ve markamıza olan inancımız artıyor.
İletişiminizde dijitali nasıl kullanıyorsunuz?
Feza Turunçoğlu Erim Pazarlama ve iletişim stratejimizin odağında “dijitalleşmek” var. Ürünlerin, sistemlerin, iletişim kampanyalarının, kullanılan mecraların dijitalleşmesi bize bambaşka kapıları da açıyor. Bizim gibi perakendeci markaların omni-channel yapılarını doğru yönetmesi, çalışanların kendisini değişen teknolojiye uygun hale getirmesi çok önemli. Biz de iletişim stratejimizi değişen tüketici beklentileri ve gelişen dünyaya göre adapte ediyoruz. Bunun için literatürü takip ediyor, teknolojiyi yakından izliyor, işimize yansıtıyoruz. “Dijital” iletişimimizde çok önemli bir yer tutuyor. Bu sene aldığımız ödüllerimizin çoğu bu kanaldan geldi. Hatta bumper ad’i dünyanın ilk mini dizisi mantığında kurguladık. Bu bizim dijitale bakışımızı ve cesaretimizi gösteriyor. Digital tool’ları (Dijital araçları) beta aşamasında bile test etmeye çekinmiyoruz.
TV gibi rekabetin çok yoğun olduğu bir sektörde sürdürülebilir bir şekilde sektörün lideri olmak için neleri farklı yapıyorsunuz?
KEA (Küçük Ev Aletleri) grubu Vestel’in en yeni olduğu grup. Burada her geçen gün sesini ve etkisini daha çok hissediyoruz. Burada neler aktarılabilir?
Osman Badur Öncelikle KEA, 5 yıllık geçmişiyle grubumuzun en genç üyesi. Potansiyeli yüksek, toplumda her kesimden insanın, özellikle kadınların hayatına direkt dokunan bir kategori.
KEA’da kısa zamanda ürün gamımızı hızla genişlettik. Müşteri ihtiyaçlarının yine odakta olduğu doğru portföyün yaratılması için çok çalışıldı.
Burada ana stratejimiz, Vestel KEA kategorisinde ürün gamı çeşitlilik ile her ihtiyaca hizmet ederken, farklı, sektörü dönüştürecek ve kadınların hayatını kolaylaştıracak ürünler ile de Vestel KEA’yı farklılaştırmaktı.
KEA’da hikayemizin başrol oyuncusu Vestel Mix&Go oldu. Mix&Go hem kategori yaratırken hem de içinde olduğu rekabeti sıfırdan tanımladı ve yarattı. İçinde bulunduğu kategoride açık ara lider olan Mix&Go ile tüm müşterilerimizin hayatını kolaylaştırmayı ve fark yaratmayı başardık.
Biz ekip olarak Vestel KEA’yı sadece ev aletleri olarak görmüyoruz, FMCG ürünü gibi algılıyor ve yönetmeye çalışıyoruz. Ürün gamı geliştirmekten iletişime, mağazacılıktan ambalaj tasarımına tüm aksiyonlarımızı bu mantıkla ilerletiyoruz.
Tüm bu fark yaratacak bakış açıları ile her geçen yıl Vestel KEA sektörde hızla büyüyor, gelişiyor ve büyüyor. Hedefimiz KEA‘da her kategoride sektörün ilk 3 markasından biri olmak.
Beyaz Eşya ürünlerinde neyi farklı yapıyorsunuz?
V Hepyeni nedir? Vestel olarak V Hepyeni’den ne bekliyorsunuz?
V Hepyeni Vestel için de kesintisiz bir müşteri deneyim noktası olacak. Ürün ile başlayan müşteri yolculuğunu, birden fazla hizmetinin tek bir noktadan karşılandığı bir hizmet platformuna çevireceğiz. Bu sayede müşteriyi en doğru şekilde anlayacağımız, farklı müşteriler için farklı teklifler yapabileceğimiz, sürekli müşteri faydasına dönük, yaşayan bir sistem haline gelecek.
REGAL markanız ile ilgili planlarınızdan bahsedebilir misiniz?
2016 yılında tüketicilerimize yeni yüzümüzle merhaba dedikten sonra, 2017 yılında da relansman sürecine hız kesmeden devam ettik. Sözü tüketiciye bıraktığımız yeni kampanyamız “Regal’le Söz Sende” serisi ile alışılagelmiş beyaz eşya iletişiminden farklılaşmayı hedefledik.
Kampanyamız, Haziran 2017’de yayınlanan Buzdolabı filmi ile başladı. Tüketicinin gerçek iç görüsünden yola çıkılarak hazırlanan filmde, yeni Regal buzdolabının özellikleri, daha gerçek ve mizahi bir dille anlatıldı.
Yeni marka iletişim yolumuz “Söz Sende” mottosu ile yakaladığımız başarıyı, diğer ürün gruplarımıza da taşıyarak iletişimimize hız kesmeden devem ettik. Marka algımıza büyük etkisi olduğunu düşündüğümüz güçlü marka ortaklıklarımız ise marka imajımıza çok olumlu katkılar sağladı.
REGAL’de öğrencilere yönelik iletişim konusunda neler yaptınız?
Evren Koç Hedef kitlemizin önemli bir payını oluşturduğunu düşündüğümüz öğrencilerle iletişimimizi aktif tutmaya gayret ediyoruz. Bu kapsamda “Askıda Ne Var” ile sponsorluk anlaşmamız var. Yıl boyunca düzenlediğimiz 8 ayrı kampanya ile öğrencilere televizyon ve beyaz eşya hediye ettik. Ve sosyal medyada çok konuşulan bir marka olduk.
REGAL’de 2018 yılında ne gibi planlarınız bulunuyor?
Evren Koç İletişim ve reklam çalışmalarında 2018 yılında da fark atmaya ve yakaladığımız ivmeyi sürdürmeye devam edeceğiz. 2018’de, 2017 yılında temelini attığımız “Regal’le Söz Sende” iletişimine çamaşır makinesi kampanyamız ile devam ediyoruz.
Diğer ürün gruplarımızın iletişimlerini de “Regal’le Söz Sende” kampanyası çatısı altında, dönemsel olarak yapacağız.
Öğrenciler ile buluştuğumuz “Askıda Ne Var” sponsorluklarımız da 2018 yılında yeni ve etkili projelerle devam edecek.
Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Mart 2018 sayısında yayımlandı.