Site icon Campaign Türkiye

Teknoloji de bir yere kadar

Cannes Lions’da bu yıl medya jürisinde yer alan Mindshare Türkiye CEO’su Bülent Yar, festivalden aklında kalanları paylaştı.

Bu yıl 64. kez düzenlenen Cannes Lions Festivali’ni geride bırakırken izlenimlerimi buradan paylaşmak bana kısmet oldu. Geçmiş yıllardaki kişisel Cannes deneyimlerime bu yıl medya jüriliği görevi de eklenince bu senenin anlamı benim için biraz daha da farklı oldu. Sadece shortlist ve kazanan işleri değil dünyanın her yerinden gönderilen tüm başvuruları görebilme şansı bence.

İş sonucu getirebilen yaratıcılık yılı

Toplam 41 binin üzerinde başvurusu ile sene tamamlanırken, geleneksel kategorilerde başvuru değerleri çok önemli değişimler göstermedi. En dikkat çeken başvuru artışı 93 ülkeden 172 proje ve geçen yıla oranla yüzde 59 büyüme yaşanan Creative Effectiveness idi bu yıl.

Bu artış, markaların yaratıcı endüstrimiz ile olan iş birliğinin hızla artmakta olduğunun ve yaratıcılığın güçlü iş sonuçları sağlamadaki rolünün hiç olmadığı kadar değer gördüğünün bence çok net bir göstergesi.

2016 teknolojik yenilikleri ve tüketici hatta insan yaşamlarına olacak etkilerinin bolca konuşulduğu bir sene iken bu yıl toplumsal fayda sağlayan markaların yılıydı. Sonuçta teknoloji de bir yere kadardı. Hiçbir teknoloji tek başına içgörü üretemezdi ve markaların bu gittikçe karmaşıklaşan ortamda yine güçlü bir hikayesi olmalıydı. İşte bu noktada bu sene beklenen yanıt geldi diyebiliriz. Toplumsal sorumluluktan da öte sosyal faydaya odaklı markaların gerek seans içeriklerinde ağırlıkları gerekse ödül performanslarıyla seneye damga vurduklarını söylemek sanırım yanlış olmaz. Fearless Girl bu alandaki en güçlü işlerden biri olarak değişimin ikonlarından biri olmayı başardı.

Gender equality ve woman empowerment

Toplumsal fayda odağının en önemli iki konu başlığı olarak birçok seansta öne çıktı. Bu alanda içerik üretilmiş birçok farklı kültür ve coğrafyadan benzer sorunlar ve çözüm motivasyonları ise açıkça görülmekteydi. Bu iki mesele bu yılın trendleri oldular demek ise doğru olmaz, önümüzdeki yıllarda bu toplumsal fayda odağının sadece bu iki ana başlıktan çok daha geniş yelpazeye yayılacağını görmek çok da zor değil aslında.

Cannes’in yüksek maliyetleri ve katılım sayısındaki düşüş

Bu konuda söylenecek çok söz ve fazla subjektif yorumlar mümkün ancak bu sene sürpriz bir şekilde gündeme taşınan bu sorun karşısında global Cannes Lions karar vericilerin ne aksiyon alacaklarını hep birlikte seneye göreceğiz. Her katıldığım sene tüm kalbimle keşke çok daha fazla genç yeteneklerimiz katılabilseler diye iç çekmekten beni ve en azından birçok meslektaşımı rahatlatan gelişmeler olmasını diliyorum.

Yazımı kapatırken, 2016 gibi endüstri adına çok türbülanslı ve birçok açıdan zahmetli bir yıl olmasına rağmen gerek kısa liste gerekse Bronz Aslan performansı gösteren tüm ajanslarımızı ve ekiplerini de kutlamamız lazım.

Senenin son Cannes seanslarından birinde Jose Miguel Sokoloff ve Juan M. Santos’un belirttikleri gibi “Dünyanın en zor brief’i barışı sağlamaktır.”

Barış, bolluk ve huzur dolu bir dönem diliyorum herkese.

 

Bülent Yar
Mindshare Türkiye CEO’su

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Temmuz 2017 sayısında yayımlandı.

Exit mobile version