artwork

Sanal gerçeklik FOMO’suna dikkat!

9 yıl önce

0

Wieden+Kennedy’nin Küresel İnteraktif Strateji Direktörü Renny Gleeson, “Birinin VR stratejinizi sorması, sizden para tırtıklamaya çalışması anlamına geliyor” diyor.

Sanal gerçeklik. VR. Sizce hangisi daha olası görünüyor: (a) Büyük bir olay olacak; (b) Bugüne kadarki en büyük olacak.

Time dergisinden TechCrunch’a herkes sanal gerçekliği konuşuyor ve “henüz oluşmayan endüstri”nin kralları sanal gerçekliğe adım atma planları yapan şirketlerin önünün açık olduğunu dile getiriyor. Sanal gerçeklik kesin bir biçimde dijital olarak algılanırken, akılda tutmamız gereken iki gerçek var. Bunlardan ilki, sanal gerçeklik sizin sanal bir alanda çok güçlü bir ajan olduğunuza dair bir inanç beslemenize ve bu yönde deneyim elde etmenize imkan tanıyan bir sistemdir. Bu “VR başlığıyla 360 derecelik video izlemek” değildir.

İkincisi ise, sektörde, markaların VR FOMO’sundan yani sanal gerçeklikte gündemi kaçırma korkusundan para kazanmaya çalışanların çağrılarına kulak vermeyin. Markaların ulaşmaları gereken belli hedefleri ve bunları gerçekleştirmeye fırsat verecek sınırlı bütçeleri var.

Sanal gerçeklik önemli bir rol oynayacak fakat yeni kuralları ve yeni sistemleri öğrenene kadar birkaç yıl beklemekte fayda var. Size biraz zaman kazandırmak ve sahte olumlu havadan kurtarmak için sanal gerçeklik konusunda öğrendiğimiz şeyler aşağıda yer alıyor.

Bu bir oyun alanı değil

Sanal gerçeklik markalar için oyun alanı değil. Dış dünyayla iletişimi kesmek, “oynamak için önkoşul” olduğu anlamına geliyor. Bu da müşterilerin VR başlığını takarak belli bir alanda durarak kendisine gelen verilerle oynaması anlamına geliyor.

İnsanlar kendi başlıklarını satın alacaktır fakat her orijinal parça üreticisi kendini VR’ın Apple’ı (hem donanım hem yazılım hem de ekosisteme sahip olma bağlamında) olarak görmeye başlarsa şaşırmayın.

Kimse başka bir VR üreticisinin “yaşam damarı” olmayacaktır ve bu şirketler geliştiriciler için rekabet içinde olacak.

Standartlar rekabete girerken üst düzey deneyim sunma çabası markaların “kişiye özel yaratım” yapmasının önünü açacak. Bu da çok para harcanmasının başka bir dilde söylenişi olabilir aslında.

VR, PR demektir

İşin boyutunu görmek için, markalar kısa vadede YouTube360 ile idare edebilirler fakat bu aslında 360 derecelik bir videonun birleştirilmiş halidir ve bütün etkileşim etrafa bakmakla oluşur. Yani gerçek bir VR deneyimi sunmaz. Burada dikkat edilmesi gereken bir nokta VR’ın benimsenmesinin bazı topluluklarda daha hızlı olacak olması. Örneğin oyun dünyasında başarıya ulaşma ihtimali, özel bir grup içinde bulunulduğu için gayet olumlu görünüyor. Fakat bu durumda bile akılsızca yapılan benimsenme ve kitlelere erişim süreleri tahminlerini üçle çarparım. Kısa dönem için konuşursak VR, PR demektir. Geniş kitleler kullanmadığı ve standartlar belirlenmediği için VR, deneysel işlerin yer aldığı niş bir alan olacak. Kreatif isimler bu mecranın ne kadar biricik ve güçlü olduğunu anladığında birkaç harika iş yapabilirler ve sistem içinde yeni numaralara zorlayabilirler.

Yeni network’ler oluşacak

VR içeriği gerçekten farklı. Eğlence şirketleri ve stüdyolar VR alanı için çok iş yaptıkları için konuşuluyor fakat bunların gerekli olup olmadığı konusunu tartışmaya açabilirim. Öncelikle çizgisel hikaye anlatımını çöpe atması gerekiyor. Ben paramı, açık dünya oyunları geliştiricilerin yeni stüdyolar olacağına yatırırım. Markalar da oyuna şu şekilde dahil olmalı: TV spotu için yaptığımız görüntüleri VR için tekrar kullanmak ya da tam tersini yapmak bize para kazandırmaz. TV spotundaki sesi radyoda kullanamazsınız ya da TV spotunuzu Snapchat’te kullanamazsınız. Yeni bir prodüksiyon partneri dalgası karşımıza çıkacak ve yeni nesil içerik yaratıcıları karşımıza çıkarak yeni network’ler oluşturacak.

Uzmanlığın artık bir son kullanma tarihi var

Kimseye güvenmeyin: Kendi kusmuğunuzun sizi yönlendirmesine izin verin. VR dünyası henüz çok genç ve bu inovasyon döngüsünün hızlı olduğu anlamına geliyor. Yeni teknolojiler endüstriyi dönüştürüyor. Artık, “Uzmanlığın” son kullanma tarihi var.

Yakın zamanda bir müşterimiz, W+K’ya bir içerik konusunda, “insanların kusabileceğini” söyleyerek uyarıda bulundu. Bir kreatif direktör, render stüdyosuna gitti ve kusmadığını söylemek için aradı. O zamanlarda yeni hızlı render kullanıldı. Kimse kusmadı ve bilgelik bir anda değişti.

Ekibimiz, 6 ay önce süreci “VR’ın Karanlık Çağı” olarak tanımlıyordu. Biraz sakin olun. Size, “VR stratejiniz nedir” diye soran ilk insana yumruk atın çünkü onlar sizin cüzdanınıza erişmeye çalışıyordur.

VR, dönüştürücü olacak ama kimse nasıl olacağını bilmiyor ve markaların VR-FOMO’su pahalıya patlayacak. Fırsatlar konusunda seçici, hedefleriniz açısından pragmatik olun ve sizin için en iyi rehberleri bulun. En önemlisi, olaya dahil olun ve beklenmeyen, aklınızı uçuracak VR uygulamalarının gözlerimizi ve kalbimizi açma ve provoke etme ihtimalleri için hazır olun. Burası tamamen yeni bir mecra ve oldukça eğlenceli olacak.

Renny Gleeson

Wieden+Kennedy, Küresel İnteraktif Strateji Direktörü

 

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye dergisinin Ekim 2015 sayısında yayınlanmıştır.