artwork

Pazarlamacıların yarısı ‘greenwashing’ten korkuyor

3 yıl önce

0

Sürdürülebilirlik konusunda sektördeki düzenlemeler sıkılaştıkça, pazarlamacıların yarısı (%49) şirketlerinin veya müşterilerinin greenwashing (yeşil yıkama) ile suçlanabileceğinden korktukları için sürdürülebilirlik odaklı kampanyalar üzerinde çalışmaktan çekindiklerini itiraf etti.

Bu arada pazarlamacı şirketlerinin ve müşterilerinin yarısından fazlası (%55) sürdürülebilirliği bir iş önceliği olarak kabul ediyor ve %51’i iklim değişikliğinin, işletmelerinin veya müşterilerinin varlığını tehdit edebileceğini söylüyor.

Anket sürdürülebilirlik pazarlama becerilerinde kritik bir açık tespit etti; Pazarlamacıların %40’ı sürdürülebilirlik pazarlamasında yeterliklerinin olmadığını kabul etti.

Pazarlamacılar resmi eğitim eksikliği bildirirken, dörtte üçü (%76) son beş yılda sürdürülebilirlik çalışmalarına dahil olduklarını ve yaklaşık yarısı (%45) şirket veya müşterilerinin sürdürülebilirlik kimlikleriyle ilgili iletişim çalışmaları gerçekleştirme rollerinde baskı altında hissettiklerini söyledi.

Anket, İngiltere’deki 200 pazarlama uzmanıyla görüşen Chartered Institute of Marketing (CIM) tarafından yapıldı.

Competition and Markets Authority’nin markaları sürdürülebilirlik iddiaları hakkında daha sorumlu kılmak için getirilen yeni düzenlemesi “Yeşil İddialar Yasası”nı takiben bu bulgulara ulaşıldı.

Rekabet kurulu, 2022’nin başında mağazada veya ambalajda yapılanlar gibi çevrim içi ve çevrim dışı yanıltıcı yeşil iddiaların kapsamlı bir incelemesini başlattığı konusunda uyarıda bulundu.

CIM, 2000 İngiltere tüketicisini inceleyen ek araştırmalar yaptı. Yetişkinlerin %63’ü, markaların ürün ve hizmetlerinin sürdürülebilirliği konusunda iletişimi artırması gerektiği konusunda hemfikir. Ancak tüketiciler markaların sürdürülebilirlik çabalarına şüpheyle yaklaşıyor ve %63’ü markaların etik değil, yalnızca ticari nedenlerle bunları gerçekleştirdiğine inanıyor.

CIM Pazarlama Direktörü Gemma Butler: “’Yeşil yıkama’yı durdurmak için düzenlemelerin geldiğini görüyoruz ve bu bence iyi bir şey. Sürdürülebilirlik sorunuyla mücadelede gerçekten ilerleme kaydetmek için tüketicilerin, çalışanların ve aslında yatırımcıların hepsi bunu isterken, işletmelerin çevre üzerindeki etkileri konusunda daha açık ve şeffaf olduklarını görmeliyiz.

CIM’de Competition and Markets Authority’nin ‘Green Claims Code’ gibi yeni destekleyici mevzuatından memnunuz. Pazarlamacıların “yeşil yıkama” olarak etiketlenmekten korktukları için sürdürülebilirlik hakkında iletişim yapmaktan çekinmemeleri gerektiğini düşünüyoruz.

Yapılabilecek herhangi bir şey varsa, o da derhal pazarlamacıları becerilerini geliştirmek için teşvik etmeli, böylece sürdürülebilirlik odaklı etkili organizasyon stratejilerini besleyecek araçlara ve bilgiye sahip olacaklar – sonuçta, kararlı bir şekilde ve iş birliği içinde hareket etmezsek çevresel koşullar giderek kötüleşecek.” dedi.