KVKK’dan kaçış yok

6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) 7 Nisan 2018’de Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi.

Kişisel verilerin kullanımındaki bu değişim diğer sektörlerde olduğu gibi doğrudan pazarlama sektöründe de son günlerde en çok tartıştığımız konulardan biri. Markaların kullanıcıları hakkında nasıl bilgi edinecekleri ve bu bilgileri nasıl kullanacaklarını belirleyen maddeleri de içeren KVKK’dan kaçış yok, “Pazarlamada Kişiselleştirme” yaklaşımının bu denli önemli olduğu bir dönemde tüketicilerin markalardan beklentisi net. “Tüketiciler, sevdikleri markalarla daha kişiselleştirilmiş bir ilişki talep ediyorlar.” Bu çerçevede yürütülen kampanyaların sonuçları değerlendirildiğinde marka sempatisinin oluştuğu ve ilgili markanın satın alınmasının tercih edildiğini görüyoruz. Bu yüzden birçok markanın ve ajansın anahtar kelimesi artık, “Kişisel Veri”.

Ancak KVKK’nın hayatımıza girmesi kişisel veri kullanımına yönelik bir disiplin ve kurallar dizinini de beraberinde getiriyor. Amaç tüketicilerin ve markaların talebine karşılık veren, onların karşılıklı menfaatlerine hizmet eden pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesini tamamen ortadan kaldırmak değil elbette. Yönetmeliklere uygun kampanyalar, marka ve tüketicilere karşılıklı güven çerçevesinde şeffaf bir etkileşim içinde olma fırsatını verecek.

Bu değişimle birlikte başarılı doğrudan pazarlama kampanyaları yaratmak ve yönetmek için bu yönetmelikle yaşamayı öğrenmek şart. Markaların bizlerden beklentileri de kurguların yönetmeliğe uygun üretilmesi yönünde. Bu sebeple doğrudan pazarlama sektöründeki ajanslar olarak bizler çalışma dinamiklerimizi KVKK çerçevesinde yeniden gözden geçiyor ve söz konusu yönetmeliğe uygun hale getiriyoruz.

Doğru geliştirilmiş marka/kampanya stratejilerini doğru yerde ve zamanda iletişim kurmaya istekli doğru hedef kitleye yönelterek bu durumu avantaj haline getirmek bizlerin elinde.

Yeşim Ertürk
DPİD Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 81. sayısında yayımlandı.