Kâr amacı gütmeyen kuruluşlarla çalışma kılavuzu

3 yıl önce

Future Youth Records Kurucusu ve Yönetici Müdürü Jason Wall, markaların kâr amacı gütmeyen kuruluşlarla karşılıklı fayda sağlayan iş birlikleri yapmalarını tavsiye ediyor.

Sosyal, politik ve çevresel konular manşetlerde yer almaya devam ederken, markalar her zamankinden daha güçlü bir duruş sergilemeye zorlanıyor.

Kâr amacı gütmeyen bir kurucu olarak bu trendden memnunum çünkü markalar için, kâr amacı gütmeyen kuruluşlarla özgün ortaklıklar geliştirmek, kitlelerle bağlantı kurmanın ve daha iyi bir dünyaya katkıda bulunmanın önemli bir yolu. Bugün Amerikalılar’ın %72’si kendi değerlerini yansıtan şirketlerden bir şeyler satın almanın önemli olduğunu düşünüyor. Ancak kâr amacı gütmeyen ortaklıklara girerken markalar, bu iş birliklerini karşılıklı olarak nasıl faydalı hale getirebileceklerini düşünmeli. İşte bazı ipuçları:

Doğru ortağı araştırın

Kâr amacı gütmeyen bir kuruluşla çalışmadan önce araştırmanızı yapın. İlişkinin gerçek olması için markanızla benzer değerleri paylaşan kuruluşlarla ortak olmak çok önemlidir. Kuruluşun değerlerini ve tam olarak ne yaptığını bilmek, böyle bir ortaklık için zorunludur.

Kâr amacı gütmeyen bir ortak bulmak flört etmek gibidir. Sırf birlikte iyi görüneceğinizi düşünmeniz, iyi bir ortaklık olacağı anlamına gelmez. Birbirinizi tanımak için zaman ayırın ve aynı görüşte olduğunuzdan emin olun.

Promosyon desteği sunun

Promosyon desteği, markaların kâr amacı gütmeyen kuruluşlara yardımcı olabileceği en güçlü yollardan biridir. Bütçelere ek olarak markalar, amaçlarıyla bağlantılı bir ortaklık için farkındalığı artırmak ve potansiyel olarak daha fazla destek sağlamak için pazarlama araçlarına ve platformlarına sahiptir.

Örneğin; yeni bir ürün veya hizmet satmak isteyen bir marka, gelirin bir kısmını kar amacı gütmeyen ortağına bağışlayabilir. Bu, markanın kendi ürününü tanıtırken aynı zamanda ortağının misyonunu tanıtmasına (ve bütçesine katkıda bulunmasına) imkân tanır.

Kullanılamayacak olanı değil, gerekli olanı verin

Çoğu marka artık ihtiyaç duymadıkları ürünleri bağışlayarak kâr amacı gütmeyen kuruluşları destekliyor ancak kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, istenmeyen ürünleri atabileceğiniz yerler değildir. Ürün formunda bağışlara ihtiyaç duyabilecek olsalar da bu ürünlerin kuruluş için faydalı olması gerekir. Yapılan sınırsız maddi bağışlar, görevi ileri taşımada sıklıkla en büyük etkiye sahip olacaktır.

Aynı düşünce hizmet sunmak için de geçerli. Çalışanları, kendilerini iyi hissetmeleri için kâr amacı gütmeyen bir kuruluşta gereksiz ve yararsız işler yapmaya göndermeyin. Hizmetiniz, değişimi harekete geçirmek yerine egonuzu güçlendiriyorsa, buna gerek yoktur. Gerçekten nereye değer katabileceğinizi anlamak için o kuruluşun ekibiyle uyumlu çalışın.

İletişim hatlarını açık tutun

Herhangi bir iş ortaklığında olduğu gibi, ‘iletişim’ anahtardır. Şeffaf olun ve özellikle ortaklık geliştikçe düzenli olarak konuşun. Hedeflerin uyumlu olmaya devam etmesini sağlamak için kuruluşun katılımını ve bilgilendirilmesini sağlamak önemlidir.

Kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, markalar için değerli olabilir ve bunun tersi de geçerlidir. Araştırmalar, çalışanların önemli amaçlara katılmasına izin veren şirketlerin, başarılı çalışan işe alımının yanı sıra onları elde tutabilme ve memnuniyetlerini sağlayabilme oranının daha yüksek olduğunu gösteriyor.

Bu yönergeleri izleyin ve ortaklık ilişkisini canlı tutun; emin olun her iki taraf da harika sonuçlar alacak.

Jason Wall