Kahramanlar: Birce Kırbaş

4 yıl önce

“Kahraman olmak için ‘Kripton’lu olmaya gerek yok! Çünkü herkes kahramandır, eğer yeterince isterse…”

Birce Kırbaş, Sr. Art Director, Karbonat

Karbonat’ta Sr. Art Director olarak çalışan Birce Kırbaş yazdı.

David Bowie’nin de dediği gibi: “We could be heroes, just for one day.”

David Bey tam olarak bunu kastetmemiş olabilir ama benim gözümde kahramanlığı tanımlayan bir cümle bu. Aslında kahraman dediğimiz kişi ulvi bir varlık değil, herkesin içinde olan ve çıkmayı bekleyen bir şey benim için. Yani herkes olabilir. Bir günlüğüne, bir anlığına kahraman olsak bile yeter, illa dünyayı kurtarmaya gerek yok.

Dünyayı kurtarmak demişken, süper kahramanlardan bahsetmeden geçemeyeceğim. Genel olarak her zor duruma anında el koyan ve hikayenin sonunda hep dünyayı kurtaran kahraman konseptini sevmediğim için süper kahraman hayranlığım da yok. Ama hiç sevmediğim bir süper kahraman var: Superman. Çünkü “süper” olmak için ekstra bir çaba sarf etmemiş, zaten “süper” olarak doğmuş. Superman hayranları bana kızabilir ama bunun neresi süper?

Meselâ; Batman öyle mi? Kahraman olmak için çaba sarf eden bir beye benziyor kendisi. Bence esas takdire şayan olan da bu. O kadar varlıklı olup da bunu kendinden başka insanların iyiliği, refahı için kullanan kaç kişi var ki günümüzde? Bay Yarasa da tamamen normal bir insan ama olduğundan fazlası olmaya çalışan bir insan. Zaten insanlık da böyle gelişmiyor muydu? Üstüne bir şeyler katarak… Tabii bizim normal hayatta Batman veya Superman gibi büyük prodüksiyonlu kahramanlıklar yapmamıza da gerek olmuyor ama küçük çaplı süper kahramanlar olabiliriz. Demek istediğim, kahraman olmak için ‘Kripton’lu olmaya gerek yok! Çünkü herkes kahramandır, eğer yeterince isterse…

Zaten hiçbir kahraman da yola kahraman olmak için çıkmaz. Sadece elinden geleni ve daha fazlasını yapabilmek ister. Meselâ; çöpten topladıkları 2400 kitapla kütüphane kuran Ankara Belediyesi temizlik işçileri, Diyarbakır’ın bir köy okulunda kendi kendine Finlandiya eğitim sistemini uygulayan öğretmen ve 2020 Temmuz’unda sokağa maskesiz çıkmayan insanlar kahraman değil de ne? İşte benim kahramanlarım onlar. Görünmez pelerini olanlar…

Belki benim de fark etmediğim veya hatırlamadığım kahramanlarım vardır hayatımda. Elbet herkes birilerinin hayatında kahraman olmuştur. Ama kötü hafızamda kaldığı kadarını söyleyip de diğerlerine haksızlık etmek istemem. Zaten esas önemli olan kişilerden ziyade bıraktıkları izler… Bu tüm insanlık için de tek bir insan için de olabilir; boyutu önemli değil. Derler ya, önemli olan niyet… O yüzden, büyük küçük tüm kahramanlıklar çok değerli benim için.

Bir şekilde hayatıma dokunan gizli kahramanlarıma selam olsun. Dünyanın düz olduğunu kanıtlamak için kendini uzaya fırlatıp çöle düşerek yaralanan adam, sana da selam olsun. Sonuçta niyetin iyiydi.

Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 104. sayısında yayımlandı.