Sonunda hayatın değiştiği, ezberlerin bozulduğu 2020’ye veda ettik. Hiçbir yılın bittiğine bu kadar
sevinmemiştik, yeni yıl insanlığa bu sefer her zamankinden fazla umut oldu. Ama ertesi gün yine
bir önceki günün devamına uyandık, biz insanoğlu yeni bir takvime geçtik diye doğadaki hiçbir şey, özellikle de virüs değişmedi. Ama biz değiştik.
Yeni bir alışkanlık kazanmak için yirmi bir gün, edinilen alışkanlığı gerçekten benimsemek için
doksan gün yeterli derler. Biz bu sayıların hepsini devirdik. Aylardır evdeyiz, bildiğimizden farklı bir yaşam sürüyoruz.
Beyaz yakalılar bir daha eskisi gibi haftanın beş günü ofise gitmeyeceğine inanıyor. Şirketler yeni
düzene göre ofis planları yapıyor ki ofis ve ofis giderleri aslında şirketlerin en büyük harcama
kalemleri arasında. Çoğu büyük şehirde gökdelenlerin bir arada olduğu merkezi semtler eski
canlılığını kaybetti. Ofislerdeki değişiklik, bu bölgelere olan ulaşımı, oradaki restoranları, kafeleri
ile koskoca bir ekosistemin değişmesi anlamına geliyor. Bunun esas sonuçlarını 2021 yılı ve devamında görmeye devam edeceğiz.
2020 yılında hepimizin yaşadığı en büyük dönüşüm; hayatımıza devam edebilmek için dijitalleşmek zorunda kalmamız oldu. Bizim sektör gibi çoktan dijitalleştiğini düşünenler dahi dijital dünyanın hızına yetişmek için çok daha hızlı koşmaya başladı. Reklam ve pazarlama dünyası dijital dünyaya ve onun doğrularına göre yeniden şekillenirken yeni büyük reklamverenler; dotcomlar, telefon uygulamaları ve e-ticaret siteleri.
Öte yandan ne kadar olağanüstü bir teknolojik dönüşüm yaşasak da bunun bizim iş hayatında
unutulan insancıl yönümüzü kuvvetlendirdiğine inanıyorum. Birbirlerini belki de sadece ünvanları kadar tanıyan insanlar artık Zoom’da toplantı esnasında birinin annesiyle, babasıyla, birinin
evladıyla konuştuklarını fark etti. Hepimiz profesyonel kişiliklerimizin ardındaki anneyle,
babayla, kız ya da erkek evlat ile karşılaştık. Zaten bunu fark edemeyenlerin de vah haline! Eski kafa
çalışma hayatının, eski kafa yöneticiliğin 2021 ve sonrasında hiçbir yeri olmayacak.
Yeniye coşkuyla “merhaba” diyenler kazanacak.
Ela Gökkan Savcı
Reklamcılar Derneği Yönetim Kurulu Üyesi
Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye’nin 108. sayısında yayımlanmıştır.