Günün Trendi: Sessiz çoğunluk

Marketing Magazine editörü Nicola Kemp, kendileriyle ilgili her şeyi internette paylaşmak istemeyen insanların da olduğu konusuna dikkat çekiyor. 

Markalar sosyal medya dalgasında aktifleşme yarışıyla meşgul olurken genelde en büyük müşteri tabanı olan “sessiz çoğunluğu” gözden kaçırma riskiyle karşı karşıya kalıyorlar.

İçgörü uzmanı Promise Communispace’in bir araştırması tüketicilerin %75’inin görüşlerini veya eleştirilerini internette paylaşmadıklarını ortaya koyuyor. Ama bu onların görüşlerinin daha önemsiz olduğu anlamına gelmiyor. Onlar dijital yaşamlarında geçit denetleyicisi olmayı öğrenmiş bir kesimi oluşturuyorlar. Pew Research Center’a göre yetişkin insanların %66’sının sosyal paylaşım profili bulunuyor ve %11’i eski paylaşımlardan şimdi pişmanlık duyuyor.

Yani sadece ürünlerle ilgili görüşlerini internet ortamında paylaşmayan yüksek oranda tüketiciler yok, bir de internetteki faaliyetlerini daha dikkatli bir şekilde kontrol eden ve giderek büyüyen bir grup var.

Promise Communispace Europe’un yönetici direktörü Sally O’Rourke, “Markalara paha biçilmez bir içgörü sağlayacak duygular, deneyimler, fikirler, sesler ve rutinler var ama insanlar bunları paylaşmak, ya da arkadaşlarının önünde paylaşmak istemiyorlar. İster hastalık, ister kişisel bakımlarıyla ilgili detaylar, endişeleri, arzuları ya da mali durumları olsun; bunlar insanların diğerleriyle paylaşmak istediği türden bilgiler değil” yorumunu yapıyor.

Pazarlamacılar, sesi en yüksek çıkanın her zaman en çok dinlenmesi gereken olmadığını hatırlamalılar.