artwork

Ezgi Yıldız Kefeli: “Baş kahramanımız çalışanlarımız”

6 yıl önce

0

2017 yılında 50. yılını kutlayan Mercedes-Benz Türk’ün yıl dönümüne özel yaptığı çalışmaları ve çalışanların ön planda olduğu iletişim stratejisini Ezgi Yıldız Kefeli anlattı.

1967 yılından beri faaliyet gösteren Mercedes-Benz Türk için 2017 yılının ayrı bir önemi vardı. Marka, 2017 yılında 50. yılını kutlamak için kolları sıvadı ve kurumsal iletişim ekibiyle beraber yarım asra özel bir iletişim gerçekleştirdi. Ve sadece dışarıdaki paydaşlarına özel basın toplantılarıyla ya da etkinliklerle değil; çalışanlarıyla da gururla kutladıkları bir süreç geçirdi. 2008 yılından beri Mercedes-Benz Türk’te görev alan ve bir yıldır da kurumsal iletişim müdürlüğü görevini yürüten Ezgi Yıldız Kefeli ile bu özel süreci konuştuk.

Ezgi Yıldız Kefeli “Baş kahramanımız çalışanlarımız”

Ezgi Yıldız Kefeli

Kamer Yılmaz Öncelikle 50. yıl kutlamalarından ve bu kapsamda yapmış olduğunuz iletişimden bahsedelim…

Ezgi Yıldız Kefeli 50. yıl kampanyası çerçevesinde belli bir dönemi hedefledik. Şirketimizin öncelikli olarak Temmuz ayında büyük bir basın toplantısı organizasyonu vardı. Burada reklam, ilan çalışmaları hem ulusal hem sektörel yayınlarda ve televizyonlarda yerlerini aldı. 13 Temmuz tarihinde Davutpaşa’da, hikayemizin başladığı yerde basın toplantımızı gerçekleştirdik. Çünkü 1967 yılında Mercedes-Benz Türk ilk o lokasyonda otobüs üretmeye başladı. Orayı eski İstanbul sokaklarına dönüştürdük, fabrika alanımızı tamamen o şekilde giydirdik ve mimari yapısını o şekilde yeniden biçimlendirdik. Gelen misafirlerimiz kendilerini bundan 50 yıl öncesine gitmiş hissettiler. Bir zaman tüneli konsepti mevcuttu. Böyle bir girişten sonra müze konseptiyle o zamandan bu zamana üretilmiş araçların hepsi maketler şeklinde sergilendi. Ardından da 50. yıl reklam filmimizin ilk gösterimini yaptık. Pazarlama iletişimi departmanımızın liderliğinde videolu bir çalışma oldu.
Bizim için 13 Temmuz’daki basın toplantısı çok önemliydi; çünkü yurt dışından da yöneticilerimiz katılım gösterdiler. Onların katılması etkinliğin değerini çok önemli bir noktaya getirdi; çünkü onlar da sözcüydü.

Kamer Yılmaz Aynı zamanda bu süreçte bir de 50. Yılda 50 Startup isimli bir projeniz oldu.

Ezgi Yıldız Kefeli Evet, hatta bu projeyi de 13 Temmuz’da sonuçlandırdık, ilk üçe ödüllerini verdik. Bu proje, tamamen bizim kurumsal iletişim departmanı ve 50. yıl komitesi ile birlikte yıl boyunca sürpriz etkinlikler yaptık. İnsanlara gerçekten “Mercedes-Benz Türkiye yine yapacağını yapmış ve çok doğru bir işe imza atmış, güzel bir konuda öncü olmuş” dedirtelim istedik. Öncelikle partnerler oluşturduk çünkü bizim uzmanı olduğumuz bir alan değildi; hublarla çalıştık. StartersHub ve Impact Hub ve aynı zamanda Yaşama Dair Vakfı üçüncü bir partnerimiz oldu. Projeyi geliştirdik; bir mikrosite oluşturduk. Bu mikrosite üstünden başvuruları topladık. Türkiye’nin her yerinden; toplam 58 ilden, 680 başvuru aldık. Jüri üyeleri arasında şirketimizin AR-GE direktörü, IT direktörü ve CEO’muz yer aldılar. İki tane basın mensubumuz vardı; Hürriyet’ten Teknoloji Editörü Ahmet Can Şit ile Sabah’tan yine Teknoloji Editörü Timur Sırt. Böylece her farklı gruptan ve paydaştan kişilerle bu projeler değerlendirilmiş oldu. İlk olarak bu 680 başvurudan ilk 100’ü seçtik. Sadece onları desteklemekle kalmayalım, geliştirelim de istedik. Bu yüzden Türkiye’nin dört bir yanından gelen 100 girişimciyi İstanbul’a davet ettik; onlara bir günlük eğitim verdik. Bu eğitimin sonunda da kendilerinden hazırlamış oldukları projeleri bir video ile yeniden sunmalarını istedik. Sonucunda da 100 projeden 50 tanesini seçtik. Ardından ilk 10’u belirledik ve sonunda üç projeyi belirleyip ödüllerini verdik. İlk üç toplamda 50’şer bin liralık ödül aldı.

Kamer Yılmaz Bu esnada hangi ajanslarla çalıştınız?

Ezgi Yıldız Kefeli İz İletişim bizim iletişim ajansımız, onlarla birlikte çalıştık. Reklam filminin oluşturulması için de BBDO ile çalıştık. Bizim farklı ürün grupları için farklı sosyal medya ajanslarımız var. Onlar bize destek oldular. Limonsocial bunlardan bir tanesi.

Kamer Yılmaz Peki Mercedes-Benz Türk’ün globalde ayrıştırıcı özellikleri neler?

Ezgi Yıldız Kefeli Mercedes-Benz Türk’ü globalden ayrıştıran en büyük özelliği çalışanlarıdır. Çünkü Türk çalışkanlığı, özverisi, tutkusu bir başka. O gururu çalışanların yüzünde görebiliyorsunuz. Mesai saati bittiği anda kimse işini bırakıp gitmez; önce çalışma alanını toparlar, yarınki planını yapar. Bu tamamen içten gelen bir özelliktir. Bunu çalışanlarımızın yapıyor olması bizleri gerçekten mutlu ediyor. Bu sahiplenmeyi, bu bağlılığı ve performansı başka bir ülkede çok kolay bulamayacağımızı düşünüyorum.

Kamer Yılmaz Sanırım 50. yıla özel kutlamalarda iç müşteri de unutulmamış…

Ezgi Yıldız Kefeli Tabii ki her işimizi dışarıya duyurmak değildi amacımız, aslında bütün bu seneyi gururla kutlamaktı. Ve hikayenin baş kahramanları çalışanlarımızdı dolayısıyla onları atlayamazdık. Şirket içinde de çok fazla kutlama oldu; bunların içinde küçük küçük sürpriz hediyeler de vardı, etkinlikler de. “50. Yılda 50 Etkinlik”ti içerideki projemizin adı. Etkinliklere gelecek olursak; ilk başta bir çalışan videosu oluşturduk. Bizim 50. yıla damgasını vuracak bir şarkımız olsun istedik. Senden Başka şarkısının sözlerini uyarladık ve tamamen Mercedes-Benz Türk’e özel bir şarkı oluşturduk. Burada tamamen mavi yakalı ve beyaz yakalı çalışanlarımız oldu. Ocak ayında bunu tamamladıktan sonra Şubat ayında da şirketin resmi kuruluş günü olan 8 Şubat 1967’nin tam yıl dönümünde üç farklı lokasyonda 6500 kişi ile; bir kısmı İstanbul’da genel müdürlükte, bir kısmı Hoşdere’de ve bir de Aksaray’da olmak üzere aynı anda canlı yayın bağlantısı ile pasta kesimi gerçekleştirdik. 1 Mayıs tarihinde rotasyon etkinliği gerçekleştirdik. Bu da 50. yılımıza özel bir etkinlikti. Mavi yakalı çalışanlarımızla beyaz yakalı çalışanlarımız yer değiştirdiler. Masa başında çalışan bir arkadaşımız o gün tulumlarını giydi üretimde çalıştı, üretimden gelen arkadaşlarımız da masa başına oturup toplantılara katıldılar. Farklı bir deneyim oldu herkes için.

Ustalara Saygı Kuşağı diye bir etkinliğimiz oldu; eskiden şirketimizde çalışmış, çok büyük faydaları olmuş yöneticileri, çalışanları davet ettik; onlar deneyimlerini, maceralarını anlattılar. Yine basın toplantısını yaptığımız gün bir çekilişle sadece mavi yakalı çalışanlarımız içinden 50 isim belirlendi ve Stuttgart’a genel merkezimize götürdük. Bu tesisleri gezdirdik; çoğu ilk defa uçağa binmişti, ilk defa yurt dışına çıkıyordu. Keyifli ve çok heyecanlıydı onlar için de. Bir de kitap projemiz vardı; bütün şirketin yarım asırlık tarihini çalışanların ve bütün paydaşların ağzından dinledik. Röportajlardan oluşan bir derleme oldu. “Benzersiz 50 Sene” isimli kitabı bütün çalışanlarımıza, bayilerimize, aklınıza gelebilecek farklı noktalardaki bütün paydaşlarımıza dağıttık.
Onun haricinde bahsetmiş olduğumuz büyük basın toplantısına 6500 çalışanımızı götüremedik maalesef. Ama onlar için bir VR çekim gerçekleştirdik.

Biz her zaman deneyimle insanların bir işi daha çok sahiplendiklerini, duygusal olarak bağlandıklarını düşünüyoruz. Onların o işin içine çekebilmemiz için deneyim yaşatmamız şarttı; biz de bütün planlarımızı yaparken merkezimize bunu aldık.

Kamer Yılmaz Aslında ciddi anlamda kurumsal kimliğe de bağlılık oluşmuş olmalı bütün bu faaliyetler sayesinde.

Ezgi Yıldız Kefeli İnsan kaynakları departmanımızın bu konuda yürüttüğü çok yoğun çalışmalar ve araştırmalar oluyor. Ama bunun yanında çalışanlarımıza değer veriyoruz ve onlara değer verdiğimizi hissettirmeye çalışıyoruz. Hikayemizin gerçek kahramanları dediğimiz için zaten bütün sene boyunca etkinlikler serimiz oldu. “Siz bizim için değerlisiniz, iyi ki varsınız. Siz olduğunuz için bugün biz buradayız” mesajını verebilmek bence çok özel ve eşsiz bir şey. O bağlılığı ve aile ortamını deneyimleyen kişi de o ortamdan çıkmamak için elinden geleni yapıyor.

Kamer Yılmaz 2018 yılı için hedefleriniz neler?

Ezgi Yıldız Kefeli 2018 bizim için 50. yıldan sonra daha çok stratejimize odaklanacağımız yoğun bir yıl olacak. 50. yıl çok gurur verici, heyecanlı geçen bir yıl olsa da ister istemez yoğun da bir yıldı. Şimdi stratejimize odaklanıp onları hayata geçirmek için planlama yapabileceğimiz bir yıl başlıyor. Hem kurumsal anlamda vermek istediğimiz mesajlar hem de ürünlerimizin iletişimi için çalışacağımız yoğun bir yıl olacak. Startup projemizin devam etmesi heyecan verici. Diğer sosyal sorumluluk projelerimizin iletişimini de ön plana çıkaracağız.

 

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Ocak 2018 sayısında yayımlandı.