artwork

Emre Irmak: “Hit üretmeliyiz, sıradan bir reklam cingılı değil”

6 yıl önce

0

Türkiye’de reklam müziği yaratımı konusunda rüştünü ispatlamış ajanslardan biri olan Jingle Jackson’ın kurucusu Emre Irmak’la cingıl yapmanın sırlarını konuştuk.

Jingle Jackson Kurucusu Emre Irmak

 

Sabah uyanırsın, evde veya yolda, radyoda ya da TV’de duyduğun bir reklam müziği bir anda aklına kazınır, beyninin o günkü top 10 listesinde ilk sıralarda yer almaya başlar. Nereye gitsen, ne yapsan farkında olmadan tekrarlarsın. Hal böyle olduğunda, Türkiye’de pazarlama iletişiminde ayrı bir yer tutan “cingıl” amacına ulaşmış demektir. Sıradan bir reklam cingılı yerine hit haline gelecek müzikler yaratılması gerektiğini söyleyen Jingle Jackson Kurucusu Emre Irmak, akıllarda yer edecek ve markayı da aklımızda en güzel şekilde bırakacak çalışmalar yaratmanın inceliklerini anlatıyor.

Seda Büktel Türkiye’de cingıl adeta reklamların ayrılmaz bir parçası. Sizce bunun nedeni nedir? Bu nasıl bir kültürün yansıması?
Emre Irmak Müzik, Türkiye’nin en etkili sanatıdır. Resim, fotoğraf ya da heykel gibi görsel sanatların önünde gelir. Eğer bir hikayeniz, söylemek istediğiniz bir sözünüz varsa bunu anlatmanın en kuvvetli ve hızlı yoludur. Bir de tabii, müziğin akılda kalıcı bir özelliği olması çok önemli. Markanın adını, sloganını müzikle anlatmak insanların aklını çok hızlı yakalıyor ve slogan kafaya yerleşiyor. Ek olarak müzik ile reklam yapmanın fiyat/fayda dengesi var. Reklam filmi çekmek çok pahalı bir iş. Oysa müzik ile daha hesaplı bir etki yaratabiliyorsunuz. Eğer TV için fazla bütçeniz yoksa radyo ve internette çok hızlı yol alınıyor. Ve tabii internette müzikli, esprili ve dikkat çeken bir müzik yayınlamak da çok etkili. İyi bir müziğin paylaşım yüzdesi normal reklam filmlerinden çok daha fazla.

Seda Büktel Belki bu işin bir matematiği yok ama iyi bir cingılın olmazsa olmazları, onu akılda kalıcı hale getiren özellikleri nelerdir? İyi bir cingıl neler katar markaya?
Emre Irmak Aslında biraz matematiği var diyebiliriz. Öncelikle iletişim için hedeflenen kitlenin kim olduğunu, hangi melodilere, makamlara ve müzik tarzına kulaklarının daha açık olduğunu bilmek gerekiyor. Eğer Karadeniz insanına bir şey anlatmak istiyorsanız bunu Karadeniz müziğiyle ya da o yörenin insanının kalbinin açık olduğu bir tarz ile anlatmak gerek. Karadeniz insanına klasik opera ile bir şey anlatmanın ya da tam tersi Viyanalı bir insana Anadolu türküleriyle bir şey anlatmanın pek etkisi olmaz. Müziğin ve notaların da bir dili vardır ve yörelerin müzik dillerini, ruhlarını iyi bilmek gerek. İyi bir cingılın markaya kattığı en önemli şey markanın ruhunu ve duruşunu belirlemek. Markanın kültürünü iyi anlayıp ona göre bir tarz seçmek lazım. Markanın duruşu doğru belirlenmişse iyi bir reklam şarkısıyla markanın kimliğini öne çıkartmış olursun.

Seda Büktel Bir marka için cover şarkı yapmak mı daha avantajlı yoksa Hopi gibi, Beko gibi bir markaya ait şarkı yaratmak mı?
Emre Irmak Cover yapmakta çok etkili daha önceden bilinen, ezberlenmiş bir melodinin yararı çok büyük. Ancak güçlü bir markanın yıllar boyunca kullanabileceği kendine ait bir imzası olması, onu diğerlerinden ayıran kimlik sesinin olması ve bu sesi yıllarca tekrar ederek kullanması onu daha özel kılıyor. Buna sektörde sound logo denir. Beko, Hopi, Türkiye Vestelleniyor buna güzel örnekler.

Seda Büktel Reklamcılarla müzisyenlerin çalışma prensipleri neler? Ya da bu ilişkiler anlamında sizleri en çok zorlayan, düzenlenmesi ya da artık anlaşılması gerekli dediğiniz noktalar neler?
Emre Irmak Eğer Türkiye’de iyi bir reklamcı olmak istiyorsanız mutlaka müzikten çok iyi anlayan biri olmanız gerek. Müziğin gücü, fikirlere ve markaya kattıkları ortada. En iyi reklamcılara baktığınız zaman müzikteki yetkinlikleri hemen gözüküyor. Bizim yarattığımız en iyi işler hep müzikten iyi anlayan kreatiflerle, müzik için zamanını harcayan, müziğin her türlü detayıyla yakından ilgilenen insanlarla çıkıyor. İşin zor kısmı ise söz yazımları. Reklam metni yazmak başka, reklam şarkısı yazmak ise bambaşka şeyler. Öyle cover şarkı aldım hadi altına şunu, bunu yazayım diye iyi sonuç çıkmaz. Müzik fonetiğini, vurgularını, eslerini iyi bilmek gerek. Ünlü bir şarkıcı söylüyormuş gibi düşünmek gerek. Bu şarkıyı Tarkan okusa nasıl olurdu, Sezen Aksu okusa nasıl olurdu gibi düşünmek gerek. Bizim ismimizin Jingle Jackson olması da aslında buna esprili bir işaret göndermek. Biz cingıl şirketi değiliz reklam şarkıları yazarız ve hitler üretiriz diyerek sektöre girdik. Yazdığımız her şarkıyı sanki pop müzik hiti olacakmış gibi düşünüyoruz. Reklam kuşaklarını MTV gibi, Kral TV gibi düşünüyoruz. Stüdyomuzun sistemini tamamen bunun üzerine kurduk ve sonuç aldık. Hit üretmeliyiz, sıradan bir reklam cingılı değil.

Seda Büktel Reklam müziği yapmakla normal müzik yapmak arasında farklar var mı? 
Emre Irmak Evet var ama biz bu farkı en aza indirmeye çalışıyoruz. Yani yazdığımız şarkının hit olması için, normal müzik gibi duyulması için çalışıyoruz. Aradaki farkı en aza indirmek en büyük çabamız. Aradaki en önemli fark reklam şarkısının çok kısa süre içerisinde, 3-5 saniyede insanları yakalaması gerektiği. İşimizin en zor kısmı bu aslında. Yaratacağımız melodinin çok kısa sürede akla kazınması gerek, uzun bir şarkı kadar vaktimiz yok maalesef. Kısa ve etkili olmalı.

Seda Büktel Jingle Jackson son dönemde oldukça başarılı işlere imza attı ve bunu da ödüllerle taçlandırdı. Bu başarının ardındaki tarif nedir?
Emre Irmak Bu güzel övgünüz için teşekkürler. Daha önce anlattığım gibi, Jingle Jackson ismi her şeyi anlatıyor zaten. Reklam filmine cingıl değil markaya hit şarkı yazmak bizim en temel direğimiz. Çalıştığımız kreatiflerle de bu şekilde iletişim kuruyoruz. Beraber oturup şarkı yazıyoruz sonra onun üstüne klip çekiliyor aslında. Tabii son zamanlarda gösterdiğimiz başarının altında yatan en önemli gerçeklerden biri de ekibimizin işini severek yapması, reklam şarkısı yazmanın keyfini hissetmeleri ve birbirlerine olan bağlılıkları. Jingle Jackson bir şirketten daha çok bir aile gibi.

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Mart 2018 sayısında yayımlandı