artwork

Employer Brand Summit’te Turkcell’den Bilge Onur konuştu

6 yıl önce

0

Bugün gerçekleşen Employer Brand Summit (İşveren Markası Zirvesi) etkinliği kurumlara uygun bir işveren marka stratejisi edinilmesine, işe başlayıp ve sürdürülmesine yardımcı olacak stratejistleri ve uygulayıcıları bir araya getirdi.

Bu yılın zirvesinde, “İşveren Marka Yönetimi İletişiminin Geleceği Dijital Çözümler” ile “En İyi Uygulamalar” konularına ağırlık verildi.

Zirvede yer alan 18 konuşmacıdan Turkcell’in Head of Internal Communication & Employer Branding sorumlusu Bilge Onur‘un gerçekleştirdiği sunumda üzerinde durduğu noktalar ise şöyle:

90’ların sonu, 2000’lerin başında, çalışanlarına baskı kurmak çok yaygın ve işleyen bir yöntemdi ancak artık devir değişti, Y kuşağı çalışma hayatında. Bu değerli gençleri elimizde tutmak için bazı kurallara riayet etmemiz şart.

Şimdiye kadar çalışanlarımıza bizimle kalmaları için para vermemiz yeterliydi ancak yeni nesil çocuklar için önemli olan değer gördüğünü hissetmek ve ödüllendirilmek. Ödülün boyutu önemli değil, önemli olan çalışanı değerli hissettirmek ve takdir etmek.

B2B, B2C devri artık yerini B2H‘a yani Business to Human’a bıraktı. Artık insanlara pazarlama ve yatırım yapıyoruz.” 

Y Kuşağı bağlandıkları markalardan vazgeçmiyorlar, biz de onların aidiyetini sağlamak için iyi bir marka olmak zorundayız. Çünkü yeni iş gücü bu gençler.” 

Her marka, karakteristik özelliklerinden ötürü bir insan demektir. Biz de pazarlama ve İK stratejilerimizi geliştirirken markamızın karakteristik özelliklerini göz önüne alarak bir arketip ortaya çıkardık ve yaptığımız araştırmalar sonucunda insanların Turkcell’i “marka koyucu” olarak gördüklerini öğrendik. Ancak, kural koyucu olmanın kötü yanları da var. Kimse kural koyucuları sevmez. O yüzden biz de devleti için çalışan bir kral olan Kral Arthur olmak için elimizden geleni yaptık.” 

Tutarlı bir marka karakterine sahip olmak için üst yönetimin desteğini mutlaka arkanıza almalısınız.”

Bir marka ne kadar samimi ve insani konuşursa, hedef kitlesine o kadar hitap eder.”