artwork

Değişmeyen kaldı mı?

4 yıl önce

0

Yakın geçmişte işinizi etkileyen önemli bir değişim yaşadınız mı? Mesela küçülme ya da yönetim değişikliği? Mevzuat, yeni teknoloji ya da sektörel inovasyon? Eğer işinizin finansal koşullardan ya da değişen paydaş beklentilerinden de etkilenmediğine inanıyorsanız o zaman size kötü bir haberim var; müşterileriniz ya da şirketiniz sizden vazgeçmiş olabilir. Bunlar dışında bir seçenek daha var tabi; organizasyonunuz gerçek anlamda yönetilmiyor da olabilir. Her iki durumda da, ya işsiz kalarak ya da yönetim değişikliği ile siz de yakında değişimin tadına bakacaksınız demektir. Günümüz organizasyonlarında yönetmek değişimi yönetmek ile eş anlamlı hale gelmiş durumda. Araştırmalar değişim yönetiminde başarı oranlarının ise epey düşük olduğunu ortaya koyuyor. Birkaç uluslararası araştırmanın ortalaması dönüşüm süreçlerinde şirketlerin yüzde 70’inin başarısız olduğunu gösteriyor. İlginç olan bu başarısızlığın yüzde 50’sinin başlangıç safhasında gerçekleşmesi. Takımda inanç yaratılamaması ve gerekliliğin net bir şekilde ifade edilememiş olması da bu başarısızlığın en büyük sebepleri.
Bu sonuçlar bize değişimde başarının yolunun paydaşlara yönelik algı yönetiminden geçtiğini gösteriyor. Paydaşların değişimle ilgili olarak doğru bilgilendirilmeleri, ardından ikna olmaları ve sürece dahil olup sonunda da davranışlarını istenen yönde değiştirmeleri için ihtiyaç duyulan şey stratejik ve yaratıcı iletişim.
Güçlü iletişim kültürü ve farkındalığına sahip olanlar gelen değişimi ilk günden başlayarak iletişimle yönetiyor. Bunlar daha başlangıçtaki yüzde 50 başarısızlık riskine karşı organizasyonlarını iletişim aşısı ile güçlendirerek ilerliyorlar. Diğerleri paydaşlar tarafından sahiplenilmeyen değişimin zararlarını gördükten sonra iletişimi önemsiyor. İletişim elbette bu aşamada da işe yarıyor ama kurum kültürü üzerindeki olumsuz moral etkilerini temizlemek daha fazla zaman ve kaynak gerektiriyor.
Siz hangisinden olmak isterseniz?

Ufuk Çarşıbaşı
İDA Üyesi

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye 97. sayısında yayımlanmıştır.