“Bir mesajla milyonlara ulaşmak”

Pandemi ile birlikte normalde dışarıda geçirdiğimiz zaman ve aktivite alanları kısıtlandı ve evde daha çok vakit geçirmeye başladık. Evde geçirilen bu süre zarfında içerik tüketiminin arttığını, tüketim sürelerinin ve araçlarının da çeşitlendiğini gözlemledik. Birçok işin durması veya evden çalışma sistemine geçilmesi ile beyaz yakalı bir çalışan normal şartlarda akşam daha fazla içerik tüketirken, pandemi döneminde gündüz ve öğle saatlerinde de içerik tüketimini arttırdı. Bu trend, çocuklu aileler için de geçerli oldu. Okulların büyük ölçüde eğitime ara vermesi ile çocuklara yönelik içerikler hafta içi de gündüz saatlerinde sık tüketilmeye başlandı.

Pandeminin ilk aylarında haber içerikleri tüketiminde önemli bir artış oldu. Canlı spor müsabakaları durduğu için, özellikle erkek izleyiciler, motor, yelken gibi adrenalin sporu içerikleri yayınlayan mecraları tercih etmeye başladılar. Bu da pandemi süresince ev dışı aktivitelerine duyulan özlemin, içerik tüketimine de yansımaları olduğunun önemli bir göstergesi oldu.

Bu süreçte, dünyayla ilintili, gerçek yaşama dair izler taşıyan programların daha sık tüketildiğini gözlemledik. İzleyiciler bilgilendirici içeriklere yöneldi. DIY (Do it Yourself) tarzı içeriklerle hobilerini geliştirmeye, belgesellerle gezginlerin gözünden dünyayı gezmeye başladılar. Belgeseller, konser ve müzik temalı yayınlar, adrenalin sporu programları içeren tematik kanallarımızın online yayın platformumuz FilmBox Live üzerinden izlenme oranlarında Nisan ayında kayda değer bir artış oldu. Bunun önemli sebeplerinden biri, insanların dışarıda yapamadıkları aktiviteleri deneyimlemek için ekranlara yönelmeleri oldu.

Bunun dışında, pandemi süresince daha “light” ve izleyicilerin izlerken kafa boşaltabileceği türden dizilerin ve romantik komedilerin tüketimi arttı. İzleyiciler, evde kaldığımız süreyi keyifli geçirebilmek için geçmişte izledikleri, daha önceden izleyip tekrar izlemek istedikleri veya normal hayatın koşuşturması içerisinde vakit bulamadıkları eski filmleri, bağımsız arthouse filmlerini ve Fellini, Kurasawa gibi dünyaca ünlü yönetmenlerin dünya sinema klasiklerini daha fazla tüketmeye başladılar. Bu süreçte kendilerine daha fazla vakit ayırmaya fırsat bulan 18 – 24 arası kesimin FilmBox Live üzerinden Nisan ayında en fazla tükettiği kanal içeriği de FilmBox Arthouse içerikleri oldu.

İçerik tüketimi konusunda önemli bir zenginleşme yaşıyoruz. “Yeni normal”de geçmiş hayatımızda sahip olduğumuz bir sürü eğlenceden bir süre daha mahrum kalacağız gibi görünüyor. Bu süre zarfında da izleyicilerin merak ettikleri şeyleri öğrenmeye daha fazla zaman ayırma fırsatı oluyor. Ailecek daha fazla içerik tüketiliyor. İnsanları kendi kendilerine spor yapmaya teşvik eden içerikler gerek sosyal medyadan gerekse başka mecralardan oldukça sık tüketiliyor. Pandemi süresince izleyici bazı aktiviteleri ekran başından da yapabileceğinin bilincine vardı. Z jenerasyonu ve dijital nesil bu değişime çoktan adapte olmuştu. Bu süreç boyunca, dijitale göç eden Y ve X jenerasyonları da bu alışkanlıklara girdi. Bu dönemde edinilen alışkanlıklar ve birikimler, sonrasında da bizimle kalacak ve pandemi sonrası içerik tüketimimize yansıyacaktır diye düşünüyorum.

İçerikleri kıyaslamak doğru değil

Evde insanların telefon kamerasına bakarak çektiği videoları profesyonel, yüksek bütçeli işlerle kıyaslamak doğru değil, çünkü bunlar tam anlamıyla birbirlerinin alternatifi değil. Ancak hepsi içerik çatısı altına girebilir ve her içeriğin kendi değeri var. Dijital devrimden önce iletişim tek yönlüydü ve medya üreticisi olmak isteyenlerin önünde yüksek bir bariyer vardı. Medya kuruluşları konuşurken herkes dinliyordu ve medya üretebilmek için matbaalar ve televizyon kanalları gibi büyük sermaye gerektiren mecralara sahip olmak gerekiyordu.

Dijital dönüşüm sayesinde user- generated content (UGC) üretimi ve sosyal medya kullanımı yaygınlaştı. Bireysel içeriklerin büyük bir kolaylıkla üretilmesi ve her yerden erişilebilir platformlara yüklenebilmesi sayesinde dünyanın herhangi yerindeki bir insan evrensel bir mesajla milyonlara ulaşabiliyor. Bu tür içeriklere rağbet de özellikle birlik ve beraberlik ruhunu daha da hissetmeye ihtiyacımız olan bu dönemde artış gösterdi. Her şey arz-talep meselesi ve rahatlamaya çok fazla ihtiyacımız olan bu dönemde her şeyi büyük prodüksiyonlarla çözmek mümkün değil.

Bu tür teknoloji devrimleri birbirini tetikledikçe görsel içerik tüketim süreleri de çok artıyor. Şimdilerde içerik konusunda sınırsıza yakın bir alternatif bolluğu var.

Günlük ekrana bakma saatleri ve genel içerik tüketimi; telefon ekranlarının büyümesi ve 5G gibi teknolojiler sayesinde internet kapasitesinin de artması ile birlikte artarak devam edecek.

Daha kaliteli içerikler tüketmeye başlayacağız

Dijital devrim ve içeriğe erişim COVID- 19 aracılığıyla çok daha hızlandı. Pandemi süresince evde kaldığımız günlerde kendimize daha fazla zaman ayırabildiğimiz için keşif ve ilgi alanlarımız da genişledi. IKSV gibi bir sürü mecra trendleri takip ederek dijitale önemli bir geçiş yaptı ve bu hareketleri ile yine oldukça rağbet gördüler.

İnsanın en önemli özelliği merak duyan bir varlık olması, öğrenme ve algılama yetisinin sürekli gelişmesi. Bu sebeple kaliteli içeriğe her zaman talep olacaktır. Sürekli olarak yeni bilgiler edinmek; daha fazla kaliteli ve bilgilendirici içerik tüketme isteği doğuracaktır. İzleyiciler kaliteli içeriğe önceden çok fazla para harcamaya alışkın değilken, şimdi farklı içerik platformlarına da daha fazla bütçe ayırmaya başladılar. Bilgiye ve içeriğe erişim hızımızın arttığı ve kendimize vakit ayırmanın önemini daha iyi kavradığımız bu dönem ile birlikte kaliteli içerik tüketiminin önü daha da açılacaktır.

Haymi Behar
CMO, SPI International

Bu yazı, ilk olarak Campaign Türkiye 99. sayısında yayımlanmıştır.