“Beklenti, standart olursa yapay zeka arkadaşlarımız işleri çözebilir”

“Beklenti, standart olursa yapay zeka arkadaşlarımız işleri çözebilir.”

Robotların yaratıcı endüstride yer alması, geleceğe dair bir konu gibi görülüyor. Aslında, uzun zamandır, biz fark edelim ya da etmeyelim, yaratıcı endüstrinin bir parçası…
Amerika’da bir ajans, müşterilerinin tüm sosyal medya yönetimini, geliştirdiği yapay zeka platformu ile yapmayı başardı. Ve kıtanın en hızlı büyüyen ajansı oldu. Peki, böyle bir girişimin çok başarılı olmasının nedeni nedir? Bana kalırsa tabii ki maliyet.
Robotlar, ilk yatırım maliyetinden sonra bedavalar. İnsanların maaşı, sigortası, kahvesi, “derdi” bitmiyor.

Peki, bir robot yaratıcı bir fikir bulabilir mi? Teknik olarak bulabilir. Yaratıcı sektörde işler bir şekilde, “daha az” ve “daha fazla” yaratıcılığa ihtiyaç duyulanlar olarak kafalarda ayrılmış durumda. Ne yazık ki, “daha az yaratıcı” kategorisi diğerinden çok daha büyük. Beklenti, standart olunca yapay zeka arkadaşlarımız bu işleri çözebilir. Biz de “bu nasıl bi iş, kim yapmış” sorularından kurtuluruz. Daha pozitif ihtiraslar geliştirebiliriz.

Ben şahsen kendimi, bir avuç yaratıcı arkadaşımla birlikte “robotları istemiyoruz” pankartı taşıyarak gösteri yaparken hayal edemiyorum. Çünkü, şahsen yapay zekanın talip olduğu kısma kariyerim boyunca, hiç talip olmadım. Olmayı da düşünmüyorum. Ama robotlar hikaye anlatan, duyguları anlayan, iç görüler bulan “insanlara” dönüşmenin bir yolunu bulurlarsa, işler değişir. Biz de daha çok çalışarak, gerçek bir insan olmanın avantajını kullanarak fişlerini çekeriz.

Ali Göral
Lokal, Kurucu & Kreatif Direktör

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye 94. sayısında yayımlanmıştır.