Campaign ve Pinterest tarafından düzenlenen, alışverişin geleceği hakkında konuşulan Shopportunities etkinliğinde Pinterest’ten Milka Kramer ve Mary Portas görüşlerini paylaşıyor.
Alışveriş yapanlar her iki dünyanın da en iyisini istiyor: Fiziki mağazanın spontaneliğiyle birleşen ilham verici bir çevrim içi deneyim. Yaratıcılık, teknoloji ve müşterilerinizle daha derin bir bağın önemli bir rolü var.
Pandeminin başlangıcından bu yana daha çok alışveriş yaptık ama daha iyi miydi? İnternetten alışveriş yapmakla sadece internetten satın almak arasında fark var. Pandemi sırasında çevrim içi satın alma %48 arttı ancak birçok kişi bu deneyimden memnun kalmadı. Cadde üzerindeki mağazanın eğlencesini, spontaneliğini ve yüz yüze teması özledik.
Pinterest İngiltere ve İrlanda Müdürü Milka Kramer, alışverişin “cazibesinin ve hayal gücünün bir kısmını kaybettiğini” düşünüyor. Pinterest, insanların “ilham almaya” geldiği “internetin olumlu bir parçası”, çevrim içi ve çevrim dışının en iyilerinden yararlanabilir.
Kramer: “Dünya çapında her ay Pinterest’i kullanan 475 milyon insan, ilham almak için platforma geliyor ve fikir verecek markalar arıyorlar. Geçen yıl alışveriş hizmetlerinden yararlanan kullanıcı sayısı üç kattan fazla arttı – Pinterest’teki kişilerin, diğer platformlardaki kullanıcılara kıyasla ‘her zaman alışveriş yaptıklarını’ söyleme olasılıkları üç kat daha fazla ve bazı rakiplerimize karşı ayda %40 daha fazla harcama yapıyorlar.” diyor.
Perakende ve Marka Danışmanı, Yazar Mary Portas’a göre; ister sanal denemeler için artırılmış gerçeklik ister “sadece bana bir şeyler satmak” yerine sürükleyici bir deneyim sunan fiziksel alanlar olsun, alışveriş bir sarsıntıyla gelişti.
Bilinçli alışverişçinin yükselişi
Portas’a göre; tüketicilerin %70’i çevreye duyarlı markalar için daha fazla ödemeye hazır. “Gerçek bir değişim var ve özellikle de Z Kuşağı’nın %63’ünün sosyal bir amaca katkıda bulunabilecek bir şirketten satın alma olasılığı daha yüksek. Bir yandan hızlı modanın yükselişini görüyoruz ama aynı zamanda çok daha bilinçli bir alışverişçinin yükselişini de gördük.”
Kramer de aynı fikirde: “Pinterest’teki insanların gerçekten bu davranış değişikliğini aradıklarını gördük. Aşırı tüketim dönemi sona eriyor gibi geliyor, çok yüksek bir farkındalık var.”
Bağlantı ve Topluluk
Bu sosyal farkındalık, markaların, reklamlarının göründüğü ortamı değerlendirmesinin giderek daha önemli hale geldiği anlamına geliyor: Pinterest kullanıcılarının %80’i, diğer platformlardaki %30’a kıyasla platforma iyi hissetmek için geldiklerini söylüyor. Kramer: “Müşterilerinizle kurduğunuz güven ve özgün bağlantı çok önemli.” diyor.
Portas markaların müşterileri değil, takipçilerini düşünmesi gerektiğine inanıyor. “İşletmeler, insanların hissettikleriyle nasıl bağlantı kuracaklarına bakmalı. Kazananlar, takipçi toplulukları yaratanlardır. Ben buna nezaket ekonomisi diyorum: Sağlık ve ev eşyası markaları gibi daha derinden bağlantı kuran markalar iyi gidiyor. Nasıl yaşadığımıza ve alanımıza nasıl bağlandığımıza bakıyorlar.” diyor.
Fiziksele geçelim
Ne istediğinizi biliyorsanız çevrim içi alışveriş iyidir ancak bilmiyorsanız daha az çekici veya tatmin edicidir. Kramer: “Araştırmamız, insanların %50’sinin hala çevrim dışı alışveriş yapmayı tercih ettiğini gösteriyor. Bu noktada Pinterest her iki dünyanın da en iyisini bir arada bulunduruyor. Varlığından haberdar olmadığınız bir şeyi de keşfedebiliyorsunuz.” diyor.
Fiziksel mağazaya talebin düşüşü yeni bir şey değil. Portas büyük bir geri dönüş beklemese de fiziksel alışveriş deneyimine özlem duyuyor. “Daha az görebiliriz ama fiziksel perakende daha iyi olacak. 28 yaşındaki Steven Bartlett ile konuşuyordum ve kendi neslinden insanların her şeyi çevrim içi yaptığını, bu yüzden aslında bir perakende alanında bazı fiziksel deneyimler istediklerini söyledi.”diyor.
Alışverişleri mutlaka mağazadan değil, çevrim içi olarak yönlendiren showrooming (IKEA gibi) veya “ilham veren alış noktaları”nın (Microsoft) yükselişi, dikkat edilmesi gereken trendler.
Portas: “Çok daha sofistike bir fiziksel alan göreceğiz. Harika bir müzik, durup bir kahve içmek için harika bir hizmet bekliyorum. Büyük fiziksel perakendeciler, insanlarının ve topluluklarının bu eğilimini anlıyor.” diyor.
Dijital demokratikleştirme
İnternet, markaların önündeki birçok engeli kaldırdı. Kramer: “Geçmişte caddeler, büyük mağazalar ve markaların hakimiyetindeydi. Artık dijital alan, küçük markalar için demokratikleştirildi. Pinterest’e geldiğinizde size özel bir kataloğunuz olacak ve orada büyük, tanınmış markaların yanı sıra daha önce hiç duymadığınız, ilham alabileceğiniz küçük markalar da bulacabileceksiniz.” diyor.
İnsanlar, gezegen, kâr
Bunlar, alışverişin geleceği için Portas’ın üç parolası. “Önce insanlara bakın, kâra değil. Kâr zaten gelecektir.” diyor.
Kramer de şöyle ekliyor: “Bu, pozitiflikle birleşen empatiyle ilgili. En iyi reklamlar ve pazarlama, insanlara neyin mümkün olduğunu gösterir.”
Campaign UK
Bu yazı ilk kez Campaign Türkiye’nin 124. sayısında yayımlanmıştır.