adidas: “Bağlılık duygusuna giden kestirme yol yok”

Koşuya ve koşuculara verdiği değeri ürünlerinde ve etkinliklerinde bizzat yaşatan adidas Runners (AR)’ı ve ATR ürününü Sanem Karacan Orfanlı anlatıyor.

Son dönemde ülkemizde koşu kültürünün yükselişe geçtiğine tanıklık ediyoruz. Bu da markaların tüketicilerine ulaşmak üzere çıktıkları maratonda onların artık her daim idmanlı olmalarına önemli bir katkı sağlıyor. adidas da bu kültüre hem etkinlikleriyle hem de ürünleriyle katkı sağlayan markalardan biri. “Koşmak, içimizdeki gücün sandığımızdan çok daha fazla olduğunu anlamamıza yardım eden en önemli araçlardan birisi. Biz de “Koşarak, dünyayı daha yaşanabilir bir hale getireceğiz. Koşmaya devam!” diyen adidas Running Kıdemli Koşu Kategori Müdürü Sanem Karacan Orfanlı ile adidas Runners’ı konuştuk.

Seda Büktel: Öncelikle bilmeyenler için adidas Runners nedir ve neyi amaçlıyor, buradan başlayalım.

Sanem Karacan Orfanlı: adidas Runners, sporun hayatları değiştirme gücüne inanan adidas’ın, herkesin hayatını daha iyisi için değiştirmesine yardımcı olmak amacıyla kurduğu, global ve şehirli bir koşu topluluğu. AR’de, spor, arkadaşlık ve bağlılık bir arada. Kolay ulaşılabilir ve ilham verecek bir topluluk olmak istiyoruz. Haftalık olarak sosyal medya hesaplarımız üzerinden açıklanan programlarımız ile, hali hazırda koşuyu seven ve bir toplulukla koşmak isteyen insanları ve de koşmaya başlamak isteyenleri, birbirleri ve uzman koçlarımız ile bir araya getiriyoruz. AR’nin sloganı, sıkı koş sıkı eğlen. Ortak bir heyecan ile bir araya gelen koşucularımızın antrenman planlarını düzenlerken ve kutlamalarımızı organize ederken biz de hep bu sloganın ışığında hareket ediyoruz.

 

Seda Büktel: adidas Runners, küresel bir hareket. Şu an kaç ülkede ve şehirde hizmet veriyor? Katılımcıları koşu adına ne gibi etkinlikler ve bilgilendirmeler bekliyor bu platformda?

Sanem Karacan Orfanlı: adidas Runners, 70 ülkede, dünyadaki neredeyse tüm koşu şehirlerinde mevcut bir topluluk. Bu topluluk ile yaklaşık 150.000 adet yaratıcı koşucuyu bir araya getiriyoruz. adidas Runners İstanbul’a katılan koşucular da diğer şehirlerde bulunan tüm bu sporcular ile iletişim halinde. Gerçek anlamıyla küresel olan bu ağ ile üyeler dünyanın her yerindeki ziyaret ettikleri şehirde, şehri keşfederken beraber koşmak ve yine beraber partilemek için adidas Runners ekipleri ile iletişim kurabiliyorlar. Yani 70 ülkede, kendini evinde hissetmek mümkün!

Mustafa Sokun, Selin Molinas, Sanem Karacan Orfanlı, Aziz Yiğit Gökalp…

Seda Büktel: adidas Runners’ın ana kadrosu kimlerden ve nasıl oluşturuldu? Burada dikkat edilen özellikler neler?

Sanem Karacan Orfanlı: Ana kadroyu oluştururken hedefimiz, farklı seviyedeki her AR’ciye kendi gelişiminde destek olurken aynı zamanda onlara ilham verecek kişileri bir araya getirmekti. AR’nin en önem verdiğimiz güç kaynaklarından biri, oluşturduğu ve geliştirdiği topluluk ve bu topluluğun yarattığı enerji. Bu yüzden tüm AR kaptanlarımızın, sadece koşucular ile değil birbirleriyle de iyi iletişimde olması çok önemli. Sonuçta biz bir takımız! Kaptanlarımız, koşu koçlarımız ve crew runner dediğimiz destek koşucularımızdan oluşan ekibimiz; koşucuların ihtiyaçlarına cevap verecek donanıma sahip, onların kişisel gelişim yolculuklarında yanlarında olduklarını içten şekilde hissettirebilen, aynı zamanda kendileri de ilham kaynağı olan kişiler.

 

Seda Büktel: Şimdiye kadar katılmayı arzu eden insanlarla, global bir etkinlik gerçekleştirildi mi?

Sanem Karacan Orfanlı: Geçtiğimiz üç sene boyunca, dünyanın en önemli maratonlarından biri olarak kabul edilen Berlin’in yarı maratonunda ve son iki senedir de Berlin Maratonu’nda tüm dünyadan katılımın olduğu adidas Runners ekibimiz ile beraber koştuk. Türkiye’den de katılım gösterdiğimiz bu organizasyonlar, adidas’ın koşu tutkusunu ve de kurduğumuz takımın ilham veren ruhunu çok etkileyici bir şekilde hissettiğimiz organizasyonlardı. En büyük küresel etkinliğimiz ise adidas Runners City Night idi. Dünyanın dört bir yanından neredeyse 900 AR koşucusu bir araya geldi,  beraber koştu, sosyalleşti, beraber yarıştı ve yarış sonrasında da beraber eğlendi. Bunların dışında, dünyanın her yerinde düzenlenen yarışlarda, AR üyeleri mutlaka birbirleriyle iletişime geçiyor ve ziyaret ettikleri şehirlerdeki AR üyelerini bularak, beraber koşuyorlar.

Seda Büktel: adidas Running’in pazarlama aksiyonları içerisinde adidas Runners’ın yerini nasıl anlatabilirsiniz? Hedef kitleye ulaşma anlamında nasıl bir kaynak sunuyor size?

Sanem Karacan: Orfanlı Yarattığımız ve gelişimini desteklediğimiz topluluk, bizim en değerli etkileşim aracımız. Yolculuğumuzun parçası olan 100 topluluk üyesi, bir sene boyunca sadece 10 arkadaşına bizden bahsettiğinde, bir seferde 1000 kişiye ulaşmaktan çok daha büyük, uzun soluklu ve köklü bir ilişki kurmak istiyoruz. Bağlılık duygusuna giden bir kestirme yol olmadığını biliyoruz. AR üyeleri ile sürekli bir ilişkimiz var ve bizim hedefimiz de uzun soluklu bir güven ilişkisi oluşturmak. Bu yüzden de aldığımız her iletişim aksiyonunda, topluluk üyelerimize kendilerini özel hissettirecek dokunuşlar yapıyoruz. Yeni ürünlerimizi ilk onlar deniyor ya da istedikleri koşu malzemelerine AR logolarını bastırarak aidiyetlerini vurgulayabiliyor, bu aidiyet ile etkinliklerimizdeki özel ayrıcalıklardan faydalanabiliyorlar. Örneğin AR karavanımız, koşucularımıza ait mekan; koşularına başlamadan önce eşyalarını bırakıp, üstlerini değiştirebildikleri, yarış öncesi ve sonrasında sosyalleşebildikleri ve de ihtiyaçları olan su ve meyveye ulaştıkları bir yer. Henüz İstanbul’da bir ‘runbase’imiz yok ama koşucuların en çok koştuğu yerlerde onların ihtiyaçlarını karşılayacak noktalar yaratıyoruz. Hedef kitlemiz, bizimle beraber kendi gelişimi için koşmak isteyecek şehirli koşucular. Biz koşucularımızla beraber büyüyerek İstanbul’un tadını çıkarmak ve bu ruhu diğer ana şehirlerimize de zamanla yaymak istiyoruz.

 

Seda Büktel: Yine adidas sponsorluğunda gerçekleştirilen Geyik Koşuları var. Öncelikle bu isim nereden geliyor? Bu koşuların hedefinden ve katılımcılara neler sunduğundan bahseder misiniz?

Sanem Karacan Orfanlı: adidas Geyik Koşuları, 7 senedir ara vermeden devam eden, İstanbullu koşucunun kalbinde yer etmiş İstanbul’un en önemli koşu etkinliklerinden biri. Geyik Koşuları ile Belgrad Ormanı’nın sürprizli ve saf kalmayı becermiş parkurunda, saf doğayı deneyimleme imkânı sağlanıyor. Parkurun başlangıcı, Türkiye’deki çeşitliliği en zengin ormanlardan birisi olan ve şehrin yanı başında bulunan Belgrad Ormanı’ndaki geyik üretim merkezinin tam karşısında bulunuyor. Bu kendine has parkurda sabahın çok erken saatlerinde koşarken karşınıza geyikler çıkması muhtemel. Saf doğa, koşu, zorluk ve keyif deneyimlerinin harika bir enerji ile bir araya geldikleri bir organizasyon Geyik Koşuları. Sadece bir kez deneyimlediğinizde, bu dört kavramın nasıl yan yana çok güzel durduğunu ve Geyik’in nasıl kendi hayran kitlesini yarattığını anlayabiliyorsunuz.

Seda Büktel: Koşuya ve koşuculara değer ve destek veren bir marka olarak onlar için yaptığınız yeniliklerden biri de UltraBOOST X All terrain ve UltraBOOST All terrain oldu? Biraz bu ayakkabının ruhundan ve fiziksel yapısından bahsedebilir misiniz?

Sanem Karacan: Orfanlı UltraBOOST, adidas koşu kategorisindeki en iyi ürün grubu. Koşu deneyimini mükemmelleştiren, enerji dönüşümünde rakipsiz BOOST teknolojisi, bu ürün grubunda en yoğun yüzde ile yer alıyor. Bu ailenin en yeni üyesi ise, UltraBOOST All terrain ile yani Ultraboost Her Zemin. Her  hava koşulunda ve her zeminde performansınızdan vazgeçmeden, en sert ya da en beklenmedik mevsim koşullarının idmanlarınızı kesmesine izin vermeden koşabiliyorsunuz. Günler kısalıp geceler uzadıkça ise ayakkabının reflektörleri sayesinde karanlıkta koşmaktan çekinmenize gerek kalmıyor. Yani ATR ile koşu programınızı mevsimler değil siz belirliyorsunuz. Kadın koşucularımız için de All terrain X ile kadın ayağına özel bir sunum yapıyoruz.

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Ekim 2017 sayısında yayımlandı.