SXSW notları vol.2…

“Festivalde öncelikle insanın yakın gelecekteki hayatını daha da iyileştirmek için tüm deneyim noktaları üzerinde çalışmaların yapılıyor olması genel anlamda dikkat çekiciydi.”

Her yıl Mart ayında Texas’ta düzenlenen SXSW için özetle film, müzik, tasarım, teknoloji, medya gibi trendleri yöneten sektörlerin deneyimlerini ve gelecek vizyonlarını aktardığı yaratıcı ve profesyonel anlamda gelişimi destekleyen festival olduğunu söyleyebilirim.

Her alanda dinlemek ve ilham almak istediğim onlarca insan olmasına rağmen programın yoğunluğundan öncelikle programı çalışıp, dijital endüstride öne çıkan ve tabii ki dinlemeden önce uzun kuyruklar beklediğim konuşmaların oturumlarına katılma fırsatım oldu.

Festivalde öncelikle seçilen ve değerlendirilen tüm konuların insanı odak noktası olarak seçmesi ve insanın yakın gelecekteki hayatını daha da iyileştirmek için tüm deneyim noktaları üzerinde çalışmaların yapılıyor olması genel anlamda dikkat çekiciydi.

Teknolojinin odağında yapay zeka, sanal gerçeklik ve robotlar var; üstelik artık teknolojinin bu heyecan verici kahmaranları kendi gelişimlerini sürdürürken farklı disiplinlerle de biraraya geliyor. Yapay zekanın yaratıcılığı, film endüstrisinde sanal gerçeklik ve robotların tasarım dünyasındaki yetenekleri bu yeni nesil işbirliğinin gündeminde.

Festival programında oturumlar kadar partiler de eğlenceli miydi diye sorarsanız üzülerek bu konuda yorum yapamayacağım zira bizim için en keyifli an bu kadar fazla yenilikle tanışmanın ardınan akşam yemeğinden sonra eve dönmek ve dinlenmek oldu. Bir de yine uzun kuyrukların ardından ulaşabildiğimiz ve taco yediğimiz anlar :)

Rima Erdemir  / MMA, Yönetim Kurulu Üyesi

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Nisan 2017 sayısında yayımlanmıştır.