artwork

Jeremy Bullmore sorularınızı cevaplıyor

7 yıl önce

0

Tecrübeli reklamcı Jeremy Bullmore her ay sektörden gelen sorulara kendi eğlenceli diliyle yanıt veriyor.

Soru: Ajansımda markalı içerik bölümü yok. Eski kafalı mıyız?

Hayır. Son derece mantıklı.

Soru: Neden turistik yerler için hazırlanan reklamların hepsi bu kadar kötü?

Reklamcılıkta böyle kendini beğenmiş yargılara yer yok.

Soru: Bir medya iletişimi planlama ajansı başlatmak istiyorum ve ortak seçme sürecindeyim. Bunun maksimum sayısı var mı ve ortaklarımda ne aramalıyım?

Sen dahil üç. Yüksek zeka ve sevimlilik.

Soru: Sevgili Jeremy, sorun bende mi yoksa sektör dişlerini mi kaybetti?

Abur cubur gıdaların reklamlarına gelen yasakları önemsemiyormuş gibi görünüyor. Kavga nerede? Akıllıca, sadece kazanmayı hakeden savaşlara girmeyi öğrendi. Onlardan da bolca var.

Soru: Bir ajans müdürü yazıyor: En iyi hesap müdürlerinden biri korkunç bir şekilde ağız kokusuna sahip. Bu konuyu ona nasıl açmalıyım?

Ona, başkalarının önünde olmadan nefesinin bir öküzü devirebileceğini söyle.

Soru: Şirketimdeki karbon ayak izlerini azaltmak istiyorum. Kolay olmayacak ama gerçekten önemli olduğuna inanıyorum. Emisyonları azaltmak için personele kısıtlamalar koymak adil midir? (Örneğin ücretsiz otoparkı ve şirket araçlarını kaldırmayı düşünüyorum.)

Tamamen adil. (Ne yapmayı planlıyorsun sonra?)

Soru: Sevgili Jeremy, dünyayı Google mı yönetecek?

Hayır. Ancak dünyanın Google’ı nasıl yönetebileceğini öğrenmemiz gerekiyor.

Soru: Ajansın genel müdürü neden yolun karşısına geçti?

Ne kadar saçma bir soru. Daha fazla para kazanmak için.

Soru: Bir start-up için Adam & Eve ismini nasıl buluyorsun?

Yaratıcı.

Soru: “Sur-commission” nedir ve sıradan türden daha mı iyi?

En ufak bir fikrim bile yok.

Soru: Hiç Rosser Reeves’le tanıştınız mı, onun yanlışı neydi?

Hayır. Klasik iktisatçılar gibi o da insanların mantıklı davrandıklarına inanıyordu.

Soru: Reklam dünyası fazla beyaz, fazla erkek ve fazla orta sınıf değil mi?

Ne için? Satış için mi? Ya da kolektif toplumsal vicdanımız için mi?

Soru: Sevgili Jeremy, 1960’larda ve 1970’lerde reklamlar gerçekten daha göz alıcı ve seksi miydi? Öyleyse eğer, bu büyüyü kaybettiği için sektörün eksik kaldığını düşünüyor musun?

Evet. Evet.

Soru: Yakın tarihli bir konuşmada Sir Martin Sorrell, gelecekte pazarlamanın insanları daha çok değil de daha az tüketmeye ikna etmek üzerine kurulu olması gerektiğini belirtti. Gelecekteki olimpiyatçıların son olmak için bile yarışacağını bekler mi?

Hayır.

Soru: Lloyds TSB siyah atı geri getirmeli mi?

Evet.

Soru: Sana sorulan en saçma soru hangisi ve onu kim sordu?

Bu. Sen. Güle güle.

 

Bu yazı ilk olarak Campaign Türkiye Ağustos 2017 sayısında yayımlanmıştır.